Ülkemiz için önemli bir sorun olan Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki durumun normalleşmesi ve kalkınmaya katkıda bulunacak sosyal ve ekonomik öncelikli politikalar ile ilgili araştırmayı takdim etmekten mutluluk duyuyoruz.
Dr. Orhan Kurmuş’un koordinatörlüğünde yürütülen proje üç araştırmadan oluşuyor.
Dr. Ayşe Kudat’ın yönettiği çalışma Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun Kalkınmasında Yatırım Politikaları başlığını taşıyor, Prof. Dr. A. Halis Akder Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun Kalkınmasında Tarım Politikaları bölümünü hazırladı. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun Kalkınmasında Sosyal Politikalar araştırması Prof. Dr. Çağlar Keyder’in yönetiminde yürütüldü.
Araştırma kalkınma ile sosyal dinamikler arası ndaki ilişkiyi ve bölgenin özel koşullarını dikkate alan, saha araştırmalarına dayalı bir yöntemle gerçekleştirilmiştir ve bölgedeki önceliklerin tespiti amacına hizmet etmektedir. Ancak kapsamlı bir bölgesel kalkınma programı sistematiği içinde hazırlanmamıştır. Bu nedenle, bölgesel kalkınmayla ilgili bazı alanlara girilmediği gibi, farklı alanlardaki önerilerin de aynı somutluk düzeyinde olmadıkları görülecektir. Örneğin, teşviklerle ilgili genel bazı saptamalar yapılmış, sosyal politika bölümünde ise daha detaylı öneriler yer almıştır. Teşvik politikaları ile ilgili kapsamlı çalışmalar DPT tarafından yapılmakta olduğundan ve çeşitli iş kuruluşları teşviklerle ilgili öneriler hazırlamakta oldukları ndan dolayı, bölgede teşviklerin işlevinin genel değerlendirilmesi ve bazı temel tespitlerin belirtilmesi ile yetinilmiştir. Araştırmada bölgedeki idari reformlar, kalkınma ajansları ve insan kaynaklarının geliştirilmesine yönelik kurumsal düzenlemelerle ilgili olarak da öneriler geliştirilmemiştir. Kuşkusuz, raporda vurgulanan önceliklerin gerçekleşmesi için kurumsal kapasitelerin geliştirilmesine yönelik çabalar ve programlar son derece önemlidir.
Araştırmadaki politika önerileri azami etki sağlaması açısından bölgedeki 21 il için geliştirilmiştir. Ancak bölge içinde önemli farklılıklar olduğu da bir gerçektir. Örneğin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin batı kısmında yer alan Adıyaman ve Şanlıurfa’da ekonomik gelişme ve yatırım dinamikleri daha belirgindir. (Bunda Adıyaman’ın, önemli bir sanayileşme ve girişimcilik geleneğine sahip olan Gaziantep’e yakınlığı ve Şanlıurfa’nın tarımdan gelen zenginliğinin rol oynadığı söylenebilir). Öncelikli sosyal ekonomik politikaların uygulamasının, sorunların en yakıcı olduğu daha dar bir alt bölgeden başlatılması ve sosyal dinamikler ve gelişmişlik düzeylerine göre politika paketlerinin bölgede yaygınlaştırılması, bileşkelerinin değiştirilmesi düşünülebilir.
Bununla birlikte, özellikle sosyal politikalar kapsamında yapılan bazı önerilerin çalışma kapsamı ndaki 21 il dışında, yoğun yoksulluğun yaşandığı başka bazı yerleşimlerde uygulanmaları da öngörülebilir.
Önerilen politikaların 5-7 yıl uygulanacak şekilde planlanmalarının ve kamuoyuna da bu şekilde sunulmalarının uygun olacağını düşünüyoruz. Bölge için uygulanacak program erken bir aşamada Avrupa Birliği ile paylaşılmalı ve Katılım Öncesi Stratejinin parçası haline getirilmelidir. Portekiz'in AB'ye katılımında olduğu gibi, Türkiye'nin Avrupa Birliği ile sosyal ve ekonomik uyum konusunun da sıra dışı programlar ve kaynaklar gerektirdiği gerçeği ısrarla vurgulanmalı dır. Bu yolla, Türkiye’nin öncelikli olarak tespit edeceği ve mevcut kaynaklarıyla uygulamaya başlayacağı programlara AB’nin de ciddi miktarda kaynak ayırmasının sağlanabileceğine inanıyoruz.
TESEV |