Bir gün mutlaka

GİRİȘ

Yılmaz Güney'in senaryosunu yazdığı ve Güney Film'in çektiği «Bir gün mutlaka» Türkiye sinemasının içinde bulunduğu koșullara, egemen sınıfların baskılarına karșı halka dönük, halka birseyler verebilme çabasını sürdürmeye çalișan, üzerinde zorlukların, baskıların yoğunlaștığı bir olaydır. Film yer yer kopyalarının kaçırıldığı, yakıldığı, gösterildiği sinemaların bombalandığı, seyircisine baskı yapıldığı bir dizi olay içerisinde halen sinemalarda gösterilmektedir.

«Bir gün mutlaka»ya hem sağ, hem de sol çevrelerden çeșitli eleștiriler geldi. Sağ çevrelerden gelen tepkiler elbette ki egemen güçlerin korkularının bir filmle nasıl açığa çıkabileceğini kanıtlar. Çünkü doğrusu, eksiği bir yana, «Bir gün mutlaka»ya halkın sahip çıkması önemlidir.

Film Turkiye'de devrimci sinemaya atılan adımlardan biridir ve film bu açıdan degerlendirilmelidir. Elestiriler, Türkiye'de örneği hemen hiç olmayan politik-sinema yönelimlerine ıșık tutacaktır. Gidilecek yol, așılacak engeller, bir yanda sansür, baskı, ticari kosullar, diğer yanda bu alandaki geleneksizlik, ürünsüzlük, șartlanmișlıklar yolları engellerle doldurmaktadır. Kesin olan birșey varsa sinema alanında kitlelerin yurüyüșüne tempo tutacak filmlere emekçi yığınların duyduğu açıktır. Ve sinemamız eksik kalacağından, korkmadan bu tür filmlerin yapımını sürdürmek zorundadır.