La bibliothèque numérique kurde (BNK)
Retour au resultats
Imprimer cette page

İsmail Beşikçi


Auteur :
Éditeur : Bahoz Date & Lieu : 1973, Uppsala
Préface : Pages : 104
Traduction : ISBN :
Langue : Kurde, TurcFormat : 150x215 mm
Code FIKP : Liv. Tur. Bah. İsm. 1088Thème : Général

Présentation
Table des Matières Introduction Identité PDF
İsmail Beşikçi

İsmail Beşikçi ve Bazı Kürt Köylülerinin İddianameleri

Rêxistina Têkoşer

Bahoz

Suç; Sosyal bir sınıfın diğer sosyal sınıflar üzerinde tahakkümünü tesis etmek, Sosyal bir sınıfı ortadan kaldırmak ve Anayasanın tanıdığı kamu haklarını ırk mülahazasiyle kaldırmayı hedef tutan ve milli duyguları yok etmek için propaganda yapmak.

Suç Tarihi:1967-1971

Sanık: İsmail Beşikçi;Hüsnü oğlu 1939 Doğ.
Îskilip-Hacıpirim mahallesi NO: 4 te nüfusa kayıtlı, Ankara Cebeci Siyasal Bilgiler Fakültesinde Sosyoloji asistanı, Halen Diyarbakır Sıkıyönetim Tutuk evinde tutuklu.

Nezaret Tarihi: 24/6/1971-26/6/1971 Arası

Tutuklama tarihi: 26/6/1971

Yukarıda suçları ve kimliği yazılı sanık hakkmdaki soruşturma evrekı incelendi:
I-Dosyada mevcut deliller arasında bulunan T.C.K.nunun 142/3 maddesinde öngörülen suç unsurlarını kapsadığı ve sanık tarafından yazıldığı bildirilen 19.2.1971 Tarihli (Folklora doğru) dergisinin 32.sa-hifesinde yaymlanan ...



ÖN-DEYİŞ

Elinizdeki bu kitapçık faşizmin uzmanları ve emperyalizme herşeyi ile bağlı halk düşmanlarınca, "İddianame” olarak yiğit savaşçıları zincirlere vurmak için yazılmıştır.

İddianamede adı geçen savaşçıların çoğu, halen faşizmin zindanlarında ömür tüketmektedirler. Bu yiğit savaşçılardan biri de, değerli Türk düşünürü sosyalist Asistan Dr. İsmail Beşikçi kardeşimizdir. Türk ve Kürt halklarının milli kurtuluş tarihlerine ismi altın harflerle işlenecek olan Beşikçi yoldaş» kendisini halkların milli ezgiden kurtuluşuna ve de bağımsızlıklarına adamış, değerli bir düşünürdür. Kafasını ve varlığını bu yola adayan Beşikçi, uzun yıllardan beri Türk faşizmine ve şovenizmine karşı Kürt halkının saflarında (keza Türkiye halklarının da) dürüst ve devrimci bir kişi olarak yerini almıştır.

1939 yılında İskilip'te doğan Beşikçi, orta öğrenimini Çorum'da tamamladı. Ardından 1962 yılında Siyasal Bilgiler Fakültesini bitirdi. Yüksek öğreniminin akabinde, çalıştığı devlet dairelerinde (özellikle İçişleri Bakanlığında), Türk bürokrasisinin yapısını ve karekteristiklerini iyice kavrayan Beşikçi, Bitlis ve Hakkari'de askerliğini yapması nedeni ile, Türk şovenizmine ve Kürt halkının çilesine karşı elbette yabancı kalamazdı. Daha sonraları sosyoloji asistanı olarak girdiği Erzurum üniversitesinde, Kürt emekçi tabakalarının yaşamını ve özlemlerini bizatihi müşahade etti. Bu obje, Beşikçi'nin kendisinin içinden gelmediği bir topluma, hiç bir çıkar gözetmeden özünü feda etmesine yol açtı.

Türk toplumundan gelme namuslu ve dürüst bir sosyalist olarak, hemen devrimci görevine sarıldı. Kendisinden hoşnut olmayan Türk faşizmi ve gerici çevreler, kısa zamanda bu yiğidi "temizlemeyi" planladılar. Bundan elli küsur yıl önce Mustafa Suphi, Ethem Nejat ve yoldaşlarını "temizledikleri" gibi, onu da"öylesine"temizlemek istediler. Hergün gerici çevreler, emperyalistlerin kalesi faşizmden direktifler alıyorlardı. Bu gibi âdi provakasyonlara karşı uyanık olan Beşikçi, her şeye rağmen "oyuna" gelmedi. Kendisini eli kanlı katillere, zalimlere satmadı. Devrimci ahlak ve dürüstlüğün dışına çıkmadı. Bu ise, onun yürekliliğini ispatlamaya yeterdir sanırız.

Kısa bir dönemde yürekliliğini gösteren Beşikçi, yaptığı araştırmaları teker-te-ker yayınlamaya başladı. (1) Bu araştırmaların en önemlisi şüphesiz ki "Doğu Anadolu'nun Düzeni Sosyo-Ekonoraik ve Etnik Temeller" isimli eseridir. Teramuz-1969 yılında E Yayınlarının "Yurt ve Dünya Sorunları" arasında çıkan bu eseri, daha sonra genişletilerek yeniden yayınlandı. Ve fakat bu eserin yayınlanması ile, Türk faşizminin sözcüleri boş durmadılar. Zira bu eser, faşist "kayınpeder"lerinin canına tak ediyordu. Öyle ise durulur mu hiç !...Ne yapmaları gerekirdi? Faşizmin işleyiş mekanizmasına ve de emperyalizmin kesesine ihanet edilemezdi elbet...

Yapılması gerekenleri "mota-mot" tenfiz eden faşizmin kalecileri, nihayet Beşikçi yoldaşı tutuklayıverdiler... Uçsuz bucaksız zindanlara tıkayıverdiler...

Şimdi Beşikçi kardeş, faşizmin zindanlarında; insani özgürlüklerden mahrum olarak yaşamaktadır. 13 küsur yıllık ağır cezasını çekmektedir. Ardından 3 yıl sürgün hayatı yaşayacak bu yiğit kavgacı.

"Ömür tükenir ama yol tükenmez" derler. Beşikçi yoldaşın açtığı bu çığır,tüm dürüst ve kardeş Türk sosyalistlerine özgü ve uğrunda kavga verilmesi gereken bir yoldur. Bir keresine özgü olarak açtı bu çığırı Beşikçi yoldaş. Ve lâkin bu çığır, dünyanın tüm demokrat anti-faşist ve sosyalist bireylerine ışık tutacaktır. Yukarıda da belirttiğimiz gibi, Beşikçi kardeşin ismi halkların Milli Bağımsızlık mücadelelerine altın harflerle işlenecektir.

Beşikçi yoldaş şunu iyi bilmelidir ki, yüzyıllardır emperyalizmin ve de faşizmin boyunduruğunda inim-inim inleyen Kürt halkı, er-geç emekçilerin düzenini sağlam temellere oturtacak ve bölüşülmüş ülkesine eninde sonunda sahip çıkacaktır.
Kürt problemini, oto-determinasyon (milletlerin kendi kaderlerini kendilerinin serbestçe tayın etmesi; hakkının kayıtsız şartsız olarak istimdadını (2) temel görüş olarak gören bizleri böylesi bir dürüst ve samimi Türk sosyalistinin ismini, kitapçığımıza koymayı uygun bulduk.

Ayrıca bu kitapçıkta bazı Kürt köylü ve aydınlarının iddianameleri, keza DDKO avukatlarınca "Sıkıyönetim Askeri Mahkemesine" yapılmış, itiraz metinleri vardır.

Elimizdeki diğer iddianame ve dokümanları imkânlarımız elverdiği taktirde "Faşizm Dosyası" adı altında yayınlamaya çalışacağız.

Halkların sınırsız mutluluğu ve özgür gelecekleri için kavga verenler, faşizmin kelepçe ve aygıtları ile demire vurulsalar dahi mücadelelerinde muzaffer olacaklardır. Sarayları başlarına yıkılmış ve de yıkılacak olanlar, yine zalimlerdir. Demir aygıtlarda çürüyen bilekler.geleceğin paslanmaz balyozlarıdırlar. O balyozların ustaları sömürülüp ezilen yığınlar, kimlere ve nasıl vuracaklarını bilenlerdir. "Çivi çiviyi söker" misali, zalimler maalesef "yanlış hesaplarını bağdat'tan" çeviremeyeceklerdir...

Zindanların karanlık hücrelerinde, ölüm döşeği beton taşlar üzerinde ölümle pençeleşen yiğit kardeşlerimz; zifiri karanlıklar elbirliği ile çözülecek, "mideci paşalar" geldikleri gibi gidecektir...
Çektiğiniz meşakkat, halkımızın mutlu ve özgür geleceğini müjdelemektedir...

Selam bizden sîze!

Bahoz



T.C.
Diyarbakır Siirt İlleri Sıkıyönetim Komutanlığı Mahkemesi Askeri Savcılığı Diyarbakır
Evrak No :1971/230
Esas No :1971/104
Karar No :1971/70

İddianame

Suç; Sosyal bir sınıfın diğer sosyal sınıflar üzerinde tahakkümünü tesis etmek, Sosyal bir sınıfı ortadan kaldırmak ve Anayasanın tanıdığı kamu haklarını ırk mülahazasiyle kaldırmayı hedef tutan ve milli duyguları yok etmek için propaganda yapmak.

Suç Tarihi:1967-1971

Sanık: İsmail Beşikçi;Hüsnü oğlu 1939 Doğ.
Îskilip-Hacıpirim mahallesi NO: 4 te nüfusa kayıtlı,Ankara Cebeci Siyasal Bilgiler Fakültesinde Sosyoloji asistanı, Halen Diyarbakır Sıkıyönetim Tutuk evinde tutuklu.

Nezaret Tarihi: 24/6/1971-26/6/1971 Arası

Tutuklama tarihi: 26/6/1971

Yukarıda suçları ve kimliği yazılı sanık hakkmdaki soruşturma evrekı incelendi:
I-Dosyada mevcut deliller arasında bulunan T.C.K.nunun 142/3 maddesinde öngörülen suç unsurlarını kapsadığı ve sanık tarafından yazıldığı bildirilen 19.2.1971 Tarihli (Folklora doğru) dergisinin 32.sa-hifesinde yaymlanan(Bizden,sizden)başlıklı yazı ve şubat 1971 tarihli Ant dergisinde yayınlanan(Doğu Anadolu'da geri bırakılmış-lığın oluşumu)başlıklı makale ile ilgili ...




Fondation-Institut kurde de Paris © 2024
BIBLIOTHEQUE
Informations pratiques
Informations légales
PROJET
Historique
Partenaires
LISTE
Thèmes
Auteurs
Éditeurs
Langues
Revues