Bu kitap ülkelerine, dinlerine ve milletlerine samimiyetle hizmet eden Ürdünlü Kürt vatandaşlardan; Alî Seydo el-Goranî, Sa'd Cuma el-Eyyubî, Mucahid Emîn Birûsk el-Kurdî'ye ithaf olunur. Sizleri rahmetle anıyoruz ve sizden sonraki nesillerin sizin yolunuzda gitmelerini diliyoruz.
TÜRKÇE BASKIYA ÖNSÖZ
Bu kitabın Türkçeye çevrileceğini duyduğumda bundan gurur duydum. Bu, 2004 yılında Amman’da, 2005 yılında İrak Kürdistan Bölgesinin Süleymaniye şehrinde, 2006 yılında da Birleşik Arap Emirlikleri'nde -Dubai- "Sema Kürt Kültür Vakfı" tarafından yayımlanan bu eserin tarihsel değerini göstermektedir. Bu kitabın yayımlanmasını gerçekleştiren İstanbul'daki Avesta Yayınlarına teşekkürlerimi sunarım. Avesta’nın Kürt kültürünü yaygınlaştırmadaki ısrarlı çabasında daha çok ilerleme ve gelişme katetmesini diliyorum. Bu kültürün aynı ülkeyi paylaşan Kürt ve Türk halklarının daha çok yakınlaşmalarına ve birbirlerini daha iyi anlamalarına katkı sağlayacağına inanıyorum.
Bu çeviri dolayısıyla Türkiye'deki okur kitlesinin Ürdün Kürtlerinin durumu ve onların değişik alanlarda modern Ürdün'ü yapılandırmadaki rolleri hakkında bilgi sahibi olmalarını umuyorum. Buradaki Kürtler sayıca az olmalarına rağmen, ülkelerini ve şehirlerini yapılandırmada Ürdünlü kardeşleriyle birlikte katkı sunabilmişlerdir. Böylece düşünce, siyaset, edebiyat ve iktisat alanında önde gelen Kürt şahsiyetler ortaya çıkmıştır. Örneğin 1967 yılında Ürdün Başbakanı olan Sa'd Cuma el-Eyyûbî aslen Diyarbekir Kürtlerindendir. Bugün Ürdün'ün sosyal ve siyasal dokusunun temel bir unsurunu oluşturan Kürtler ilkin Ürdünlü, İkincisi ise Kürt olmaktan gurur duyarlar. Elbetteki bulundukları ülkede geniş bir özgürlük ve hoşgörü hakim olmasaydı ve Ürdün'ün toplumsal yapısını oluşturan çeşitli dinler ve ırklar arasında karşılıklı saygı bulunmasaydı Kürtler bu başarıyı göstermez ve böyle bir sosyal konum elde edemezlerdi.
Okur bu kitapta Ürdün'deki Kürt ailelerinden çoğunun aslen Türkiye Kürdistanı’nda yer alan Diyarbekir, Mardin, Van, Siverek ve Urfa'dan geldiklerini görecektir. Bunların bazılarının ataları Ürdün'de konuşlandırılan Osmanlı ordusunda görev almış, görevleri bittikten ve 1918 yılında Osmanlı Devleti düştükten sonra aileleriyle birlikte Ürdün'de kalmayı tercih etmişlerdir. Bugünkü Ürdün Kürtlerinin çoğu bunlardan oluşmaktadır.
Bu kitabın herkesin beğenisini kazanmasını ve Ürdün Kürtlerini tanımada bir nebze de olsa katkı sağlamasını diliyorum. Bu konuda teşekkürü baştan sona hakeden, bu kitabın çevrilmesini ve yayımlanmasını gerçekleştiren Avesta Yayınlarıdır. Bu yayınevinin daha da ilerlemesini ve gelişmesini diliyorum.
Muhammed Alî es-Siwerekî
Giriş
Kendimi bu kitabı yazmaya verdiğimde elimde Ürdün Kürtlerinden bahseden bir tek kitap ya da makale bile yoktu. Kitaplarda, gazete ve dergilerde elime geçen her bilgiyi toplamaya başladım. Alan ziyaretlerinde bulundum ve kişisel görüşmeler yaptım. Böylece ancak 17 yıl geçtikten sonra bu çalışma gün ışığına çıktı.
Bu kitabımı yayımlamadan önce yerli ve yabancı dergi ve gazetelerde Ürdün Kültleriyle ilgili bir dizi makale yayımladım. Birçok kimse için bu bir sürpriz oldu. Örneğin Kürtler hakkında yazmaya ilgi duyan Üstad Munzir el-Mawsilî bana gönderdiği mektupta şunları söylüyordu:
Birçok kimse gibi benim de Ürdün Kürtleri ve onların siyasal, ekonomik ve sosyal açıdan oynadıkları tarihsel ve çağdaş rolleri hakkında bilmediğim konulardan beni haberdar ettiniz. Öyle sanıyorum ki Ürdün'deki Kürt varlığı Arap ailelerinin buradaki varlıklarından daha köklü ve eskidir. Ancak şurası tuhaftır ki Ürdün'de sevimli dostlarımız Çerkezler hakkında bildiklerimiz Kürtler hakkında bildiklerimizden daha fazladır.
.....
|