ÖZGÜR GELECEK ADINA BİRKAÇ SÖZ
Bir derginin çıkış öyküsünün en özlü anlatımını, serüvenini herhalde en iyi o derginin 'Sunu'larında yakalayabiliriz. Bu nedenle biz de bu gerçekten yola çıkarak 'Özgür Gelecek'in serüvenini 'Sunuların anlatımına bırakmak istiyoruz:
Özgür Gelecek'in Çıktığı Ortam: 1988 Türkiyesi ve Basın "Bir yandan demokrasiye geçiş sloganlarının atıldığı bir ortam, öte yandan bu anlayışa tamamen ters anti-demokratik uygulamalar... Bir yandan Avrupa'yla kaynaşma, bütünleşme çabaları; öte yandan en basit burjuva-demokratik haklara bile tahammül edememe... Demokratikleşmenin temel ölçütlerinden biri düşünce ve basın özgürlüğüyken, özellikle toplumsal mücadelenin önemli öğelerinden biri haline gelen ilerici, demokrat yayın organları üzerinde terör estiriliyor. Başka bir deyişle bu alanda, burjuva-demokratik anlayışla da kesinlikle bağdaşmayan bir panik yaratılmaya, bir korku salınmaya çalışılıyor. Hele yayın organlarının ilgi alanlarından biri resmi ideolojinin tabulaştırdığı konulardan biri, yani Kürt sorunuysa... Koşulların, ta baştan demokratik güçlerin değil, egemen güçlerin lehinde olduğunu biliyoruz. Ancak demokratik mücadele ile demokratik ortam arasında bir diyalektik birlik bulunduğunun da bilincindeyiz. Bu arada, bir şairin deyişiyle 'zaferin hasarsız olmayacağının da..
Özgür Gelecek'in Çıkış Amacı: Emekçiler Birlik, Halklar Kardeş Olmalı!.. Hernedense insanlar, bilimsel gerçekliği ve dünden bugüne Türkiye'nin veya ilişkili öteki halkların toplumsal gerçekliğini görmüyor ya da görmek istemiyorlar. Oysa bilimsel, toplumsal gerçeklikleri tersyüz etmek ve toplumsal gelişme yasalarının önüne geçmek mümkün değildir. Herhangi bir nesne gibi bir toplumsal gerçeklik1 de 'yok' denmekle yoksanamaz, inkâr edilemez. Bu bağlamda resmi ideolojinin tabulaştırılmış kuralları neyi öngörürse öngörsün; ezilen sınıf, ezilen ulus ve bunlara bağlı olarak ezilen inanç olguları gözümüze çakılacak, iliklerimize işleyecek ölçüde bir 'gerçek' olarak ortadadır... İşte birey ve toplum yaşamını bütünüyle sarmalamış olan bu gerçeklik Özgür Gelecek'in gündemini, emekçi ve yurtsever kamuoyu da kitle tabanını oluşturacaktır.
Bu anlayışın gereği olarak, toplumun yukarıda vurgulamaya çalıştığımız doğal ve özgül koşullarını gözeterek, doğru bir demokrasi mücadelesi vermeyi amaçlıyoruz. Gerek demokrasi, gerekse sosyalist mücadelenin de Türkiye'nin özgül konumu ve koşulları kavranmadan verilemeyeceğine inanıyoruz. Amacımız, eşitlik ve özgürlük temelinde, halkların kardeşliği ilkesinden yola çıkarak her anlamda ezilenlerin yanında yer almak ve onların gerçeklerini, haklı özlemlerini demokrasi mücadelesinin omurgası haline getirmektir. (...) Özgür Gelecek, insanların gerçekten özgür, halkların gerçekten kardeş olabileceği güzel ve özgür geleceğe bir köşetaşı ve bir tutam harç koymak amacıyla çıkıyor." (Sayı: 1)
Özgür Gelecek, kimi hasarları da içinde barındırabilecek doğru bir demokrasi mücadelesinin içinde olduğunun bilincindeydi. Bu nedenle bir yandan demokrasi ve özgürlük mücadelesi verirken, bir yandan da hukuksal mücadelesini vermeye devam ediyordu.
..... |