La bibliothèque numérique kurde (BNK)
Retour au resultats
Imprimer cette page

Susurluk belgeleri - I


Auteur :
Éditeur : Scala Date & Lieu : 1997, İstanbul
Préface : Pages : 624
Traduction : ISBN : 975 - 7132 - 15 - 2
Langue : TurcFormat : 135x195 mm
Code FIKP : Liv. Tur. Ozd. Sus. (1) N° 2149Thème : Politique

Présentation
Table des Matières Introduction Identité PDF
Susurluk belgeleri - I

Versions

Susurluk belgeleri - I

Veli Özdemir

Scala

Susurluk'ta bir kamyon, bir Mercedes'le çarpıştı ve bu ülke "gerçekleriyle" yüzleşti.
Meclis içinde karşılıklı kişisel suçlamaların, sıradan, gündelik muhalefetin çözüm olmadığını, iktidarın her şeyin üstünü örtemediğini, bilginin aydınlığından, araştırmadan, bilimsel çalışmadan yeterince yararlanamayan bir toplumun, hiçbir sorununu çözemediğini, o kamyonun farlarının ışığında bir kez daha gördük.
Hukukun üstünlüğü ilkesinin önemsizleştiği, kaba gücün hak ve hukuka egemen kılınmak istendiği, yargı bağımsızlığının, yargıç güvencesinin tam olarak sağlanamadığı bir düzenin, hiçbir sorunu çözemediğini, onun farlarının ışığında bir kez daha gördük.
Aydınlık bir Türkiye için ışıklarımızı 1 dakika söndürdük.
Şimdi toplumun "devletin çetelerden temizlenmesini" isteyen tepkisi, şeriat provokasyonuyla sahte bir laisizme yöneltiliyor. Oysa laisizmin teminatı gerçek demokratikleşmedir. İşkencecilerin, kayıp ve faili meçhul cinayetlerin sorumlularının bulunması ve cezalandırılması, demokratikleşmenin ön koşuludur.
Türkiye'de artık hiçbir şey eskisi gibi olmamalıdır.



O FARLARIN IŞIĞINDA...

Susurluk’ta bir kamyon, bir Mercedes’le çarpıştı ve bu ülke kendi gerçekleriyle yüzleşti.
Bu ülke o kamyonun farlarının ışığında yüzleştiği gerçeklerini gördü; hukukun üstünlüğü ilkesinin nasıl önemsizleştiğini, kaba gücün hak ve hukuka nasıl egemen kılınmak istendiğini de...

Bu ülke o kamyonun farlarının ışığında Meclis içindeki karşılıklı suçlamaların, sıradan, gündelik muhalefetin çözüm olmadığını gördü; bilginin aydınlığından, araştırmadan, bilimsel çalışmalardan yeterince yararlanamayan bir toplumun hiçbir sorunu çözemediğini de...

Bu ülke o kamyonun farlarının ışığında, iktidarı elinde tutanların kullandığı tüm baskı ve şiddet araçlarına rağmen, birgün gelip herşeyin üstünü örtemeyeceğini gördü; “Bu sıradan bir kaza” veya “Devlet adına silah sıkan da, yiyen de şereflidir” diyenlerin maharetlerini de...

Bu ülke o kamyonun farlarının ışığında, bir operasyonu kimin, kimin adına niçin, hangi yöntemlerle yaptığını da gördü; o devletin içinde nasıl yuvalandıklarını, bu çetelerin köklerinin nereye kadar uzanabileceğini, faili meçhul cinayetleri, yargısız infazları, gözaltında kayıpları, işkenceleri, işkencecileri, tetikçileri de...

Bu ülke o kamyonun farlarının ışığında, şimdi toplumun “devletin çetelerden temizlenmesini” isteyen tepkisinin, şeriat provokasyonuyla sahte bir laisizme nasıl yöneltildiğini de gördü...
Oysa biliyoruz ki, laisizmin teminatı gerçek demokratikleşmedir. Işkencelerin, gözaltında kayıpların, faili meçhul cinayetlerin sorumlularının; çetelerin ve çetecilerin elebaşlannın bulunması ve cezalandırılması da demokratikleşme yolunda önemli bir adımdır...

Susurluk kazasıyla ortaya çıkan tüm bu belge ve bilgilerle kimin nasıl bir rapor hazırlayacağını, o kamyonun farlarıyla aydınlanan gerçeğin üstünün örtülüp örtülmeyeceğini ileride göreceğiz.
Hiç kuşkusuz gerçek rapor, kendi gerçeği ile yüzleşen kamuoyunun vicdanında yazılacak.
Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!

Veli Özdemir
30.3.1997



Yayıncının Notu

Scala Yayıncılık Emek Kürsüsü Dizisi içinde yayınlanan Örtülü Ödenek kitabına katkılarıyla okurların yakından tanıdığı Sayın Veli Özdemir’in bu büyük gazetecilik çalışmasını paylaşmaktan kıvanç duyarken, Sunuş’ta dile getirdiği düşüncelerin gltına imzamızı koyuyoruz. Tutanakların kısa zamanda toparlanması ve yayınlanması için üretimin her aşamasında emeği geçen tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz.

Emek Kürsüsü Dizisi içinde yayınlamaya başladığımız Susurluk Belgeleri yeni boyutlarıyla yayınlanmaya devam edecek.

Gerçek raporun, kendi gerçeğiyle yüzleşen kamuoyunun vicdanında yazılacağı bilinciyle, TBMM Susurluk Araştırma Komisyonu Tutanaklarını yayınlarken, elimizdeki belgeleri olduğu gibi, yorumlamadan, tek bir sözcük bile eksiltmeden ve eklemeden aktardık. Hiçbir dil ve üslup kaygısı taşımadık. Konuşmaların gidişinden kaynaklanan sözcük atlamalarına ve cümle düşüklüklerine dokunmadık.

Bir kez daha ifade ediyoruz: Yayıncılığın mesleki işlevlerinden biri de düşünce ve ifade özgürlüğünü, haber ve bilgi edinme özgürlüğünü hayata geçirmektir. Bunun ifadesi ise "yayınlama özgürlüğü” dür. (Scala)



Birinci Bölüm

Hanefi Avcı

Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkan Yardımcısı
Birinci Oturum Tarih: 04.02.1997 Açılma Saati: 10.40 Başkan: Mehmet Elkatmış Başkanvekili: Mehmet Bedri İncetahtacı

Başkan— Hoş geldiniz. Geçen sefer de sizi çağırmıştık; ama, o gün, çok geç olduğu için sizi dinleyememiştik, kusura bakmayın.

Sizi, niye çağırdığımızı biliyorsunuz. Yasadışı örgütlerin devletle olan bağlantılarını ve Susurluk’ta meydana gelen kaza olayının arkasındaki ilişkileri aydınlığa kavuşturmak üzere, Komisyonumuz kurulmuştur. Bu konularda sizin de bilginiz olduğuna kanaat getirdiğimiz için, sizi çağırdık. Bu konularda, bize ne diyorsunuz, ne diyeceksiniz, bildiğiniz nedir? Onun dışında da; tabii, sorularımız olacak, onları soracağız. Özellikle de, İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı olduğunuz zaman, birtakım aranan kişileri, ondan sonra da istihbarat hizmetleri için kullandığınız iddia edilmekte; bu konularda bildiklerinizi anlatınız.

Yalnız, kısaca, biyografinizi anlatın önce.
Yaşar Topçu (Sinop)— Yani, doğum yerin, ana baba adım vesaire.
Hanefi Avcı — Kahramanmaraş İli Pazarcık İlçesi Karabıyıklı Köyü nüfusuna kayıtlıyım. Baba adım İbrahim, 1956 doğumluyum. Halen, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkan Yardımcısı olarak görev yürütmekteyim. Mesleki hayatım, 1976 yılında Polis Enstitüsünü bitirmekle başladı. Önce, Mersin İlinde sekiz yıla yakın görev yaptım. Daha sonra, 1984-92 arası Diyarbakır İstihbarat Şube Müdürlüğü görevinde bulundum. 1992’den 1996 yılı dördüncü ayına kadar İstanbul İstihbarat Şube Müdürlüğü ve İstanbul Emniyet Müdür Yardımcılığı görevinde bulundum görevi devam ettiriyorum.

Ben, Komisyonunuza çağrıldığım için memnunum; hatta, Komisyonunuz çağırmasaydı bile, kendim müracaat etmeyi düşünüyordum; çünkü, bu konularla ilgili bazı bilgilerim var ve bunların aktarılması, ki, çok ciddi gördüğüm bu olayın, Devletçe daha ciddiye alınarak uğraşılması gerektiğine inanıyorum; yaşadığım bazı olaylar çünkü onları öyle gösteriyor.
Benim anlatacaklarım, daha çok şu anda bulunduğum görevimde edindiğim bilgilerim değil, Diyarbakır İstihbarat Şube Müdürü olduğum dönemde elde ettiğim bilgiler; yani, daha çok oralarla ilgili ve oradaki sıfatımla.

Yaşar Topçu (Sinop)— O da bizim işimize yarar.
Hanefi Avcı — Yani, şu anda bulunduğum sıfatımla size aktaracağım fazlaca bilgi yok; çünkü, şu anda, daha çok lojistik destek ve teknik hizmetleri sağlamakla görevliyim.
Benim gözlemlerim şöyle efendim: Özellikle, PKK’nın ciddi bir çıkışıyla birlikte ...




Fondation-Institut kurde de Paris © 2024
BIBLIOTHEQUE
Informations pratiques
Informations légales
PROJET
Historique
Partenaires
LISTE
Thèmes
Auteurs
Éditeurs
Langues
Revues