AÇIKLAMA
Bu çalışmam, Kürt halkının Türk devletine karşı direnişini konu almaktadır. Bu bakımdan öznem, Kuzey Kürdistan ve PKK'dir. Çalışmamda, PKK'nin tarihine ve iç yapısına da geniş yer verilmekle birlikte, esas olarak Kürt halkıyla Türk devleti arasındaki savaş ve bu savaşın siyasi, askeri, ekonomik ve toplumsal sonuçlarını incelemekte ve değerlendirmekteyim. Kitap, Kürt halkının güncel direnişini konu almakla birlikte, okuyucuya yardımcı olmak için kitabın başına, Kürt sorununun tarihçesini de koydum.
Araştırmada; PKK'nin silahlı direnişe başladığı 15 Ağustos 1984 tarihini başlangıç aldım. Bu nedenle Afrika kökenli ünlü devrimci Fanon'un köle halkların sömürgeciliğe karşı özgürlük başkaldırısı için kullandığı sözlerden esinlenerek, kitabın adını "Kader Değiştiren Kurşun" koymak istedim; ama daha yerli olan bir isim seçtim: "Ağrı dağını taşımak".
Konuyu, 1994'te Özgür Gündem gazetesi için dizi haline getirdim. Bu dizi Almancaya tercüme edilerek 1995'te kitap olarak basıldı. Ancak kitap, elinizdeki araştırmanın kapsamından çok uzaktı. Bu diziden hareketle konuyu kitaplaştırmayı planladım. Araştırmayı 1996 sonunda bitirdim. Fakat aksilikler birbirini izledi: 18 Eylül 1996 tarihinde Belçika polisi, benim de çalıştığım Brüksel yakınlarındaki Kürt televizyonu Med TV'nin bürolarını bastı ve bitmiş haldeki bu çalışmam dahil, tüm malzemelerime el koydu. Malzemelerimi ancak bir yıl sonra alabildim. Böylece çalışmam en az bir yıl engellenmiş oldu. Ama olaylar dur-durak bilmedi. Bu nedenle çalışmamı 1996 yılıyla sınırlamayı hedeflemiş olmama rağmen, 1999'a kadar önemli gelişmeleri ilave etmek zorunluluğu duydum. Çünkü, PKK'nin silahlı direnişinin en önde gelen isimlerinden Şemdin Sakık 1998'de, PKK lideri Abdullah Öcalan da, aylar süren bir kovalamacadan sonra 1999'da Türk devletinin eline geçtiler. Bu olayları, özellikle PKK tarihinde bir dönüm olan Öcalan olayını çalışmama ilave etmemem imkansızdı; çünkü bu olay Kürt sorununda ve PKK'nin mücadelesinde çok ciddi gelişme ve değişmeleri bünyesinde barındırmaktadır. Haliyle Öcalan olayı çalışmamı bir daha baştan sona gözden geçirmeme yolaçtı. Yine de bu olaydan önceki değerlendirmelerimde ciddi değişiklikler yapmadım.
Çalışmamın konusu Kuzey Kürdistan olmasına rağmen, diğer Kürdistan parçalarındaki gelişmeleri de işlemek zorunda kaldım. Bu zorunluluğu iki nedenle duydum. Birincisi: Olaylar birbirini etkiliyordu. Kuzey'de başlayan bir olay Güney'de bitiyor, Kürt sorununu işlerken olaylara global bakmak gerekiyordu. İkincisi: Kürdistan'ın bölünmesi 80 yılı bulmasına rağmen, ne Kürt halkı, bölünmeyi kabul etmişti; ne de Kürdistan'ı denetimlerinde tutan devletler, bu bölünmeyle sınırlıyorlardı kendilerini.
1975 yılından beri Kürt ulusal mücadelesinin içinde olduğumdan, yazdıklarım gözlemlerime dayanmaktadır; ama bu çalışma, bir anı kitabı değildir. Savaşın iki tarafının kaynaklarına başvurdum, burdan çıkardığım veri ve sonuçları, gözlemlerimle birleştirdim.
Emperyalist ve sömürgeci güçlerin işgalini ve yarattıkları bölünmeyi kabul etmediğimden, Kürdistan parçaları için Kuzey Kürdistan (Türkiye Kürdistan), Doğu Kürdistan (İran Kürdistan), Güney Kürdistan (Irak Kürdistanı) ve Güney-Batı Kürdistan (Suriye Kürdistanı) adlarını kullandım. Çünkü bunlar, Kürt halkının kullandığı adlardır.
Aralık 1999 Selahattin Çelik |