La bibliothèque numérique kurde (BNK)
Retour au resultats
Imprimer cette page

Paris, sobe!


Auteur :
Éditeur : Güncel yaşam Date & Lieu : 2006-01-01, İstanbul
Préface : Pages : 128
Traduction : ISBN : 975-98575-3-7
Langue : TurcFormat : 130x190 mm
Code FIKP : Liv. Tr. 6832Thème : Sociologie

Présentation
Table des Matières Introduction Identité PDF
Paris, sobe!

Paris, Sobe!

M. Şehmus Güzel

Güncel yaşam


Paris'e ve Parislilere ilişkin bir miktar "uçuk" gözlemler, parçalar. Sinema sanatçılannın, siyasetçilerinin, sanata el atan siyasetçileinin tanıtılması, ama iğneleyerek. Örneğin Andre Malraux: Hakkında neler yazıldı neler: Hepsi nekadar.övücü, gözleriniz yaşarır. Ama bu pek ünlü adam, edebiyat adamı, macerasever, siyasetçi general de Gaulle'ün Kültür Bakanı (Şaka değil!) bu övgüleri hak ediyor muydu? İşte yanıtlamaya çalıştığım bir soru.

Paris'in sanat mekanları hangi havalarda? Postmodernizmin ipini pazara çıkarmak için daha ne kadar ekleyeceğiz? Sonra-çılık sinemada nasıl boy gösteriyor? Ne kadar zaman sürüyor? "Görevimiz:Tehlike"yi alıp irdeleyelim. Karşımıza çıkacak olan CIA'dan bir "köste(be)bek"ten başkası değil. Ama olsun: Mademki yaşam "uzaktan" ve "ustan" uzakta, çoook uzakta yaşanacak. Bir deneyelim o zaman. Çoook uzaklaşmadan: Evden, annelerimizden bilhassa, yine de: Hani ne olur ne olmaz.

Peki o halde Paris'lere "düşen" vatandaşlarımızın kendi ağızlarından öykülerini ne yapacağız? Onlar çünkü uzaklaşmadan yapamıyorlar: Kadınlarımızın dertlerini ne olacak? Ve hain ırkçılık! Onu ne yapmalı? Gösteriler ve yürüyüşlerle sırtını yere getirmeli. Bir daha kalkmayacak biçimde. Haydi hep beraber.

Madem Paris'ten ve Fransa'dan söz ediyoruz: Mitterrand ve Chirac üzerine şöyle değişik ve epey farklı bir bakışa ne dersiniz?

"Tamam, biz bu yolculuğa çıkıyoruz" diyorsanız, demirleri alıyoruz ve yollanıyoruz: Rastgele:

Paris'e ve bütün Parislilere "artık görüldünüz", "elim sizde" demek için.



M. Şehmus Güzel


59 yaşındaki yazar, Eylül 1982'den bu yana Fransa'da yaşıyor. Öğretim üyesi, yazar ve gazeteci. 1978'dan beri değişik gazete, dergi ve ansiklopedilerde Türkçe ve Fransızca pek çok makale, köşe yazısı incelemesi yayımlandı. Türkçe, Fransızca, Almanca ve İngilizce birçok ortak yapıta katkıda bulundu. Son yıllardaki kitaplardan bazıları;

- Grev, grevin yapısal ve işlevsel açıdan irdelenmesine katkı, Bilimsel yayıncılık, Ankara 1980.

- Grev (ilk kitabın gözden geçirilmiş ve iki  yeni metinle zenginleştirilmesi yeni baskısı), Sosyalist yayınlar, İstanbul 1993.

- Türkiye'de işçi hareketi (Yazılar - belgeler), Sosyalist yayınlar, İstanbul, 1993.

- İnsan Yılmaz Güney, Kaynak yayınları, İstanbul, 1994.

- Devlet - ulus, Alan yayıncılık, İstanbul, 1995.

- Fransa'da aşırı sağ ve irkçılık, Belge yayınları, İstanbul, Aralık 1995.

- Türkiye'de işçi hareketi 1908 - 1984, Kaynak yayınları, İstanbul, 1996.

- Kadın, aşk ve iktidar, Alan yayıncılık, İstanbul, 1996.

- Özgür Yılmaz Güney, Güney yayıncılık, İstanbul, 1996.

- Cezayir ve Berberiler, Doruk yayıncılık, Ankara, 1997.

- Türk usulü 'demokrasi', Doruk yayıncılık, Ankara, 1997.

- Kürtler kendilerini anlatıyor, APEC yayınları, Stockholm, 1999.

- Fransa seçimlerinde Le Pen lekesi, Odak kitap, İstanbul, 2002.

- Aşk-olsun!, Kendi yayını, Paris, 2003.

- İspanya ve Bask Gerçeği, Pêrî yayınları, İstanbul, 2004.

- Yılmaz Güney hazinesi, Pêrî yayınları, İstanbul, 2004.

- Bu iş yerinde inşaat var, Kendi yayını, İstanbul, 2004.

- Rıhtımda ölü var, Kendi yayını, İstanbul, 2004.

- İkinci şiirler, Kendi yayını, İstanbul, 2005



Kısa kesilmişler

Zaman(lardan): Pazar.

Saat (lerden): Onüçotuz.

Mekan(lardan): Paris. Ama hemen yola çıkıyoruz: Gare du Nord'dan (Kuzey Garı'ndan): Gare du Nord metro istasyonundayız ve en önce: Peronda ondört onbeş yaşlarında bir çocuk velosuyla: Velosuna yandan binip pozlar kesiyor. Ama kimsenin oralı olduğu yok. Pazar sersemliği kol geziyor çünkü. Perondaki koltuklar birer kişilik: Ne eskisi gibi uzanıp yatılabilen banklar, ne yanyana birkaç koltuk: Bir evsiz - barksız, Fransızca deyişinin ilk harfleriyle kısaltılıp elde edilen bilmeceyle bir SDF, kıvrılmış bir kenara: Sağ ayağı sol ayağının üstünde, başı dizlerine düştü düşecek, uyukluyor: Hemen solunda, duvara doğru sıkıştırdığı (hani ne olur ne olmaz: Çalarlar malarlar) naylon çantasından şarap şişesi görünüyor. Derisi aşınmış, paramparça başka bir çantada giysileri: Bütün varı yoku. Metroya binip, yola çıkarken gözüm takılıyor: Ve görüyorum: Evsiz - barksız uykuya yeniliyor ve başı dizlerinden kayıp betona doğru düşüyor...

SDF'lerin resmi sayısı meçhul: Devlet te kedi gibidir: Bokunu saklamanın yollarını mutlaka bulur. Ocak 1996 başından bu yana sekiz SDF "soğuktan" öldü. Ve "ilgililerin" gerekeni yapması sonucu bu olaylar kamuoyundan saklandı. Her yıl ölüyor evsiz - barksızlar: Ve her ölümden sonra görevliler kimi "önlemler" alıyorlar. Ama birkaç gün sonra yeni ölüler. Ve bu her yıl sürüyor...

.....




Fondation-Institut kurde de Paris © 2024
BIBLIOTHEQUE
Informations pratiques
Informations légales
PROJET
Historique
Partenaires
LISTE
Thèmes
Auteurs
Éditeurs
Langues
Revues