The Kurdish Digital Library (BNK)
Retour au resultats
Imprimer cette page

Beyrut'ta Deniz Yok


Editor : Avesta Date & Place : 2002, İstanbul
Preface : Pages : 112
Traduction : Metin FındıkçıISBN : 975-8637-25-8
Language : TurkishFormat : 125x195 mm
FIKP's Code : Liv. Tr.Theme : Literature

Beyrut'ta Deniz Yok

Beyrut'ta deniz yok

Caddelere boşalır gibi dağılan ateşler aşıkları ayırmadı. Beyrut’un çingene günbatımı, şarkılarındaki asi feryatlar gibi gökyüzünü tutuşturuyordu. Ben yerden bir su gibi fışkırıyordum. O feryatlar beni duygulandırır; ağlayanlarla birlikte yere yıkılıyordum, sorularıyla dökülüyordum; uzayan yollara arabaların yıtılan klakson çığlıklarıyla ve sesi bağırmaktan kısılanlarla birlikte akıyordum... Kayıpları, kayıp bürolarından sorardım. Şimdi kendi kayıp tenimde seni anımsıyorum...

“İnce bir tarzla yazıyor. Muhteşem bir başlangıç. Arap edebiyatında müthiş bi kadın hikayeci doğuyor.”

Yasin Rafaki

İçindekiler

Gemilerin şarkısı / 11
Esmer etin laneti / 23
Limanı olmayan Çingene / 31
Tabut ve kolye / 43
Telefonun öteki ucundaki adam / 53
Yorgun kimlik / 67
Beyrut'ta deniz yok / 73
Ve ağlıyor 216 numara / 107

Hikayeler

Armağan

Babam
Savaş alanında akıtılıp tüketilen kanın bu tekrarında
Ve sende tekrarlanan sen
Ağzın yalnızlığımdan dostluğunu ve övgüsünü ayırmadı
Kurtuluşu sana bıraktı
Azıcık senden uzak beklediğin bu kurtuluşu
Ve bekleyip hatta gördüğün ondaki doğal sonunu
Ve hatta gördüğün bu sonla
Karanlıkta kalan bu yalnızlığına her verilene boyun eğmeden


Gemilerin şarkısı

Şehir, şiddetli rüzgarın çığlığı ve yağmurun getirdiği siyah bulutların karaltısına büründü. Binanın büründüğü bu korkunç durum, aslında odamın içinde gömülü korkudan ibaret. Gözlerim duvardaki saate dalmıştı. Saatin zamanı sanki soluk soluğa kalmış, on saniyede bir akrebi vuruyor gibi geliyordu bana. Odamdaki masada ateşin alevi; dışarıdaysa, çocuk sevinçleri gibi camlara yağmur vuruyordu. Su, onca zamandır göz göze geldiğim bu camların ardından süzülüp yansısı yüzüme yayılıyordu.

Birkaç dakika sonra yolculuk için dolduracağım açık valizim önümde... Büro, saat ve duvar gözümün önünde üst üste yığılmış nesneler halinde duruyordu. O yağmuru ve pencereleri hatırlatıyorlar şimdi. Karanlığı ve meçhulü. Şimdi hangi pencerenin ardındaysa yüzün, bu suskunluktan böyle uzar sonsuzluğa. Sende karlar, yağmurlar görürüm, çığlığın ve yankının renklerini görürüm. Son vahşette unutulan bu bedenim, ...

 

Ğada el Seman
Beyrut'ta deniz yok

Avesta

avesta | Doğu rüzgarı: 122 | 7
La bahr fi Beyrut (Beyrut, 1963)
Beyrut'ta deniz yok
Ğada el Seman
Arapçadan çeviren
Metin Fındıkçı

Editör: Abdullah Keskin
Kapak: Ahmet Naci Fırat
Tashih ve mizanpaj: Avesta
Birinci baskı: 2002, İstanbul
Baskı: Berdan matbaacılık

Çevirinin yayın hakları Avesta'ya aittir tanıtım amacıyla yapılacak alıntılar dışında yayınevinin izni olmadan hiçbir şekilde çoğaltılamaz

Avesta basın yayın reklam tanıtım müzik dağıtım ltd. şti.
Meşrutiyet caddesi
Özbek işhanı 136 / 4
Beyoğlu / İstanbul
Tel - fax: (0212) 251 44 80 - 251 71 39

Ekinciler caddesi
Nurlan apt. giriş katı no: 2
Ofis / Diyarbakir
Tel - fax: (0412) 222 64 91

ISBN: 975-8637-25-8


Ğada el Seman - 1942, Şam doğumlu. Şam Üniversitesinde İngiliz dili okudu. 1968'de Beyrut'taki Amerikan Üniversitesinde İngiliz edebiyatı konusunda master yaptı. Roman ve hikaye olmak üzere ondan fazla kitabı yayımlandı. Bunlardan bazıları: Beyrut 75 (1975), Beyrut kabusu (1979), Gözlerin kaderimdir (1962), Sevmek (1973). Birinci baskısı 1963'te yapılan Beyrut'ta deniz yok kitabındaki iki hikayeye Türkçe çeviride yer verilmemiştir.

PDF
Downloading this document is not permitted.


Foundation-Kurdish Institute of Paris © 2024
LIBRARY
Practical Information
Legal Informations
PROJECT
History & notes
Partenaires
LIST
Themas
Authors
Editors
Languages
Journals