La bibliothèque numérique kurde (BNK)
Retour au resultats
Imprimer cette page

Dersim Aşk Türküleri


Auteur : Mesut Özcan
Éditeur : Kaynak Yayınları Date & Lieu : 1995, Istanbul
Préface : Pages : 96
Traduction : ISBN :
Langue : Kurde, TurcFormat : 135 x 195 mm
Code FIKP : Liv. Tur. Ozc. Der. N° 3465Thème : Musique

Dersim Aşk Türküleri

Dersim Aşk Türküleri

Mesut Özcan

Kaynak

"Mesut Özcan, Dersim folklorundan yeni bir örnekle çıkıyor karşımıza: Dersim Aşk Türküleri. Koşukların genel teması 'aşk'. Ama bu aşk türkülerinde Alevi Dersim aşiretlerinin yaşantılarını, öbür Anadolu Alevilerinden farklı inançlarını, beşeri ilişkilerini tanıyacaksınız. Bu töreleri tanırken, Dersim'in kutsal yerlerini, coğrafyasını izlemek olanağını da bulacaksınız. Bu türkülerde, Dersim'deki üretim ilişkilerine özgü ipuçlarına rastlıyoruz. Bu tür gereçler, toplumbilimcilerin yakından izleyecekleri, ele alıp inceleyecekleri niteliktedir.
"Aşk teması işlenirken, aşiret yaşantısının birçok özelliği de yansıtılıyor. Halkbilimcilerin, toplumbilim uzmanlarının, hatta tarihçilerin yararlanacakları zengin bir toplumsal malzeme bulunuyor bu türkülerde. Öylesine durumlar var ki, beşeri bir dram olarak insanı sarsıyor...
"Dersim Aşk Türküleri" Mesut Özcan'ın sağlam çevirisinden okuyacaksınız."


İçindekiler

Önsöz / 7

Hewa Sa Heyder (I) / 11
Şah Haydarın Türküsü (I) / 14
Hewa Sa Heyder (II) / 18
Şah Haydarın Türküsü (II) / 19
Hesen'e Seydali Çeneke Sero Vata / 21
Hesen'e Seydali Kız Üstüne Söylemiş / 22
Menus / 23
Menus / 24
Hewa Ğezale (I) / 24
Ğezal'ın Türküsü (I) . / 26
Hewa Ğezale (II) / 28
Ğezal'ın Türküsü (II) / 30
Ere Hora Hora / 33
Ey Hora Hora / ’ / 33
Xıme (I) / 34
Xıme (I) / ' / 35
Xıme (II) / 35
X1me(II) / 36
Date / 37
Date / 38
Şire / 39
Şire / 41
Ele / 43
Elif / 45
Nare / 50
Nare / 50
Tew Veyvıke / 51
Oy Gelin / 51
Türkü-1 / 52
Türkü-1 / 55
Türkü-2 / 58
Türkü-2 / 59
Türkü-3
Nazîmiyelî Delikanlı İle Kürt Kızının Türküsü / 61
Türkü-3
Nazimiyeli Delikanlı İle Kürt Kızının Türküsü / 65
Türkü-4 / 68
Türkü-4 / 71
Kunkore Koe Ser / 74
Doruktaki Tarla / 75
Oy Fadîke Fadîke / 75
Oy Fadike Fadike / 76
Ax Fadîke Fadîke / 77
Ah Fadike Fadike / 79
Çenaxal / 80
Dayı Kızı / 81
Wusarr Ame / 82
Bahar Geldi / 82
Xece / 83
Xece / 84
Xane / 85
Xane / 85
Güle / 86
Güle / 86
Çene / 87
Kız / 88
Gullzare / 89
Gülizar / 90
Güle / C / 91
Güle / 92
Tew Veyvıke / 93
Vay Gelin / 94


ÖNSÖZ

Sayın Mesut Özcan, Dersim'den Zaza türküleri çevirmiş. Sayın Özcan, daha önce de, Kaynak Yayınlan arasında yayımlanan Dersim (Zaza) Atasözleri adlı bir yapıtı, Türk yazınına armağan etmişti. Demem o ki; Sayın Mesut Özcan, Zazaca'dan çeviri yapmakta deneyim sahibidir. Dersim (Zaza) Atasözleri'ain dili bu savımızı doğrulayacaktır.

Sayın Mesut Özcan, Dersim folklorundan yeni bir örnekle çıkıyor karşımıza: Dersim Aşk Türküleri, feu şiirlerin çoğunda, şiirsel yükün az olduğunu göreceksiniz. Hatta kimilerinde, şiirsel deyişlere rast-lamayacaksınız bile. Kaynağında, bu durum Sayın Mesut Özcan'm çeviriye yeterince dikkat etmemesinden kaynaklanmıyor. Bu türküler Zaza duyarlılığını yansıtmıyorlar, ama kimilerinde,

"Biz bir çift keklik olduk
Öttük sağır dilsiz kaldık"
gibi içtenliklere rastlayacaksınız. Böylesi umarsız sızlanmaların yanında,

"İyidir hoştur sıcaktır
Kadınların utangacıdır
Yedi gelinin görümcesi
Yedi erkeğin bacısı
Çarşıların şekeri
Konakların fındığı
On iki öğün
Aşure çorbası"

(Şah Haydar'ın Türküsü-2'den).
gibi dizeler de göreceksiniz. Bu dizelerde, uzaktan bir alay sezilebilir, ama daha çok, aşiret duyarlığını, üretime geçmemiş toplumlann özlemlerini içeren bir yansıtma var.

Biliriz ki, halk türküleri, ilkel şiirin tüm özelliklerini içerirler. İlkel toplumlar, doğadaki üretim güçlerini, insan emeğiyle değiştirilebilecek düzeyi yakalayamamışlar, onları insanın yararlanabileceği biçimde geliştirememişlerdir. Bu toplumlarda, söz, ezgisiz, çoğunlukla da çalgısız söylenmez. Alevi Zaza aşiretlerinin çoğunda, bu gelenek sürüyor. Bu şiirler, özleri gereği yazılmamış, çığnlmışlardır. Bu yüzden, bu türküleri, Kürt ya da Türk yazın tarihlerinde bulmak olanaksızdır. Sayın Mesut Özcan'ın derlemelerinden ya da derleme çevirilerinden, halkbilimle uğraşan kimseler çok değerli malzemeler çıkaracaklardır. Bu çevirilerin, halkbilim açısından önemini, sıradan okur bile görecektir. Örneğin aşk gibi bireysel bir yanı ağır basan bir temanın aşiretlerarası soruna dönüşmesini izlemek, Dersim aşiretlerinin yaşantılarının, yaşamı algılayışlarının özünü gösteriyor bize.

Türkülerin çoğu, yakın zamanlarda üretilmiş gibi geldi bana. Örneğin Turkii-2'de, türküyü yakan âşık, Pülümür'de rakı içiyor, elinde bastonu, akşam karanlığında, sevgilisinin evine gidiyor. Eli değnekli aşiret adamının yerini, eli bastonlu kasaba efendisi almış. Tiirkü-1'de, gurbete çıkan âşık, Trabzon'a gidiyor, gemiye binip İstanbul'a geçiyor, Tophane iskelesinde Alamancı gurbetçileri bekliyor. Bütün bunlar, türkülerin büyük bir bölümünün son elli yılın ürünleri olduğunu gösteriyor. Sanırım yazanları da belli. Kimi türkülerde "söyleyen"in kimliği belirleniyor ama "yazan ya da yakan" gösterilmiyor. "Söyleyen"in türküyü "yakan" olması olasılığı olduğu gibi, ezgisini okuyan türkücü olması da düşünülebilir. Bu ikinci olasılık daha güçlüdür.

Bir türküde, geleneksel başlık parasının (kalın) "Türk lirası"ile değil, "Alman markı" ile ödendiği bildiriliyor. Bu örge (motif), türkünün çok yeni söylendiğini gösteriyor. "Söylendi" diyorum, çünkü, bu türkülerin yakıldığını sanmıyorum. Türkü biçimi bellidir. İster Zaza, ister Kırmanç, ister Türk türküsü olsun, Anadolu'da, bütün türkülerin özelliği özdeştir.
Denebilir ki, Anadolu halklarının türkülerinin ezgileri arasında herhangi bir fark bulmak olanaksızdır. Bir Kürt türküsünün ezgisini Türk türküsünde, bir Türk türküsünün ezgisini bir Kürt türküsünde duyabilirsiniz. Her şeyden önce halk türkülerimiz, (4+4), (4+3) ya da (4+4+3) gibi belli hece dizileriyle yazılırlar. Uyak düzenleri, (a,a,b,a) gibi mâni tipi, kimi (b,a,c,a) biçiminde, kimi de uzayarak (a,a,ba,c,a) biçimine dönüşmüş, kimi kesik mâni gibi (a,c,a) ya da genişleyerek (a,c,a,d,a) düzeninde sayışık olurlar, ll'li hece ölçeğinde, koşma uyak düzeninde, "alagözlü" denen biçimlerde de görülür. Bütün bunlara karşın, türkülerin değişmez özellikleri, bir ezgiyle söylenmesidir. Sayın Mesut Özcan'ın derlemelerindeki kimi türküler, geleneksel türkü biçimine uygun ürünler. Örneğin, Dayı Kızı (Çena Xal) geleneksel biçimini koruyan bir türküdür. Türkülerde, ezginin zorunlu olduğunu söyledik. Düzenli bir koşuk parçasına uydurulan ezginin notaları, kimi kez, koşuğun sözlerinin tümünü kapsayamaz. Öyle olur ki, kimi notalar açıkta kalır. Böyle durumlarda, ezgiyi söze uyarlayan türkücü, ya birkaç notayı bir hece üzerinde toparlar ya da açıkta kalan notalara uygulayabileceği sözler ekler. Sayın Özcan'ın çevirdiği Zaza türkülerinde böyle durumlar görülmüyor. Vay Gelin (Tew Veyvîke), Date gibi kimi koşuklar, türkü olarak yakılmış. Ama "Nazimiyeli Delikanlı İle Kürt Kızının Türküsü" gibi koşuklar, ölçüsüz, türkü biçiminden tümüyle farklı, daha çok bir olayı anlatan koşuldu halk hikâyelerini andırıyor. Ne ki, serbest koşukla yazılmış. Sanıyorum, bu koşukları, "pop müziği" diye nitelenen yeni halk müziği yapıcıları tarafından bestelenip söyleniyor.

Koşukların genel teması "aşk". Ama bu aşk türkülerinde, Alevi Der-sim aşiretlerinin yaşantılarını, öbür Anadolu Alevilerinden farklı inanç-larını, beşeri ilişkilerini tanıyacaksınız. Bu töreleri tanırken, Dersim'in kutsal yerlerini, coğrafyasını izlemek olanağını da bulacaksınız. Bu türkülerde, Dersim'deki üretim ilişkilerine özgü ipuçlarına rastlıyoruz. Bu tür gereçler, toplumbilimcilerin yakından izleyecekleri, ele alıp inceleyecekleri niteliktedir.

Genel temanın "aşk" olduğunu söylemiştik. Çoğu kez, bir aşiret delikanlısı, genellikle evli, nişanlı ya da sözlü bir kadına tutkundur. Türküler, çoğunlukla, erkeğin ağzından söyleniyor. Kız ya da gelin de erkeğe vurgundur. Bu yüzden, son istek, "kaçmak ya da kaçırılmak" biçiminde belirir. Bazen, bu durum, kavgaya yol açar.
Aşk teması işlenirken, aşiret yaşantısının birçok özelliği de yan-sıtılıyor. Halkbilimcilerinin, toplumbilim uzmanlarının, hatta tarihçilerin yararlanacakları zengin bir toplumsal malzeme bulunuyor bu türkülerde. Öylesine durumlar var ki, beşeri bir dram olarak insanı sarsıyor. Örneğin, henüz oyun çağındaki bir kız babası yerinde bir adama, dolgun bir başlık karşılığı veriliyor. Bu durum kimi aşiret üyelerinin bulunçlarını rahatsız ediyor. Türkücünün "Komşular yazık oldu sabiye" diye yakm-ması, toplumsal bir yanlışlığı duyurması, evrensel insan duyarlığının dar bir çevrede yansımasıdır.

Sayın Mesut Özcan'ın çevrilerinde, aşiret toplumlannın altyapısal özellikleri kolaylıkla izlenebiliyor. Örneğin, üretken olmayan toplum, çapul yoluna başvurabiliyor. Genç kadının sevgilisinin Mardin yöresine hırsızlığa gitmesi, bir süre sonra, onun vurulduğu yolunda haberler gelmesi, kadına tutkun delikanlının harekete geçmesine yol açıyor. De-likanlı, bu haberin gerçek olmasını diliyor. Böyle bir dilek, aşiret yapı-sını yansıtan müthiş bir motiftir.
Dersim Aşk Türküleri'm Sayın Mesut Özcan'ın sağlam çevirisinden okuyacaksınız.

Ocak 1995
Vecihi Timuroğlu

Hewa Sa Heyder (I)

Ere cani cani
Tu canana cani
Feke tu qutiya
Dızone tu mırcani
Çime tu şae
Sera buriye qeytani
Pırnıka tu bariya
Qelema mürşide Erzıngani
Surota tu vesena
jë soa dere Gumisxani
Gozega sere şeni rake
Meraxe mı gırano lewe pani
Lew tu nedana
Bena wayire derde gırani
Cızîk pıstude lerzene
Biye çifte pîncani
Şene tu şis keno
Jâ ipeğe suka Vani
Tu Çıra ez kerdo
Wayire derde gırani
Ere derde hu mira vaze
Ez pâ bızoni
Derde mı wuyo ke
Gıle pore hora tela zerde cırake mide
Şileci sone qurvetiye
Hore tey sonu
Meraxe tu saneno mı
Teskera mı ke vejiye
PorS tu sero bıwani
Kotu dere Lazu
Gemiya Tırabzoni
Hire roj u hire sewi
Adır verda zere mine domoni
.....


Mesut Özcan

Dersim Aşk Türküleri

Kaynak

Kaynak Yayınları
Dersim Aşk Türküleri
Mesut Özcan

Bu kitabın yayın hakları
Analiz Basım Yayın Tasarım Uygulama Ltd. Şti.nindir.

Birinci Basım: Haziran 1995
Dizgi: Kaynak Dizgi Servisi
Baskı: Sistem Ofset

Kaynak Yayınları: 166
Analız Basım Yayın Tasarım Uygulama Ltd. Şti.
İstiklal Cad. 184/4 80070 Beyoğlu / İstanbul
Tel - Faks: (0212) 252 21 56 - 252 21 99



Fondation-Institut kurde de Paris © 2025
BIBLIOTHEQUE
Informations pratiques
Informations légales
PROJET
Historique
Partenaires
LISTE
Thèmes
Auteurs
Éditeurs
Langues
Revues