‘Koçgiri halk ayaklanması resmi tarihe veya bazılarına göre 6 Mart 1921’de başlar ve 15 Haziran 1921’de bastırılır. Yaklaşık 3 aylık bu dönemde şiddetli çatışmalar yaşanır. Ancak esas Koçgiri başkaldırısı, 1. Dünya Savaşı ’nın bitiminden (1918) sonra başlar ve 1938 Dersim isyanı’yla noktalanır. 20 yıl süren bu başkaldırı da, iki taraftan iki kişi çıkar ortaya. Birlikte yaşayan iki ulus adına iki önder halkların huzuruna çıkar. Bu ikilinin karşılıklı taktik, hamle ve çatışmaları 20 yıl sürer. Türkler adına Mustafa Kemal, Kürtler adına ise Alişer Efendi. Alişer Efendi, 1873’de İmranlı’nın Azger Köyü’nde, Mustafa Kemal ise, 1881 ’de Selanik’te dünyaya gelirler, ikisi de Osmanlı hükümetinde görev yapıyordu. Mustafa Kemal subay, Alişer Koçgiri paşası Mustafa Paşa’ya yaverlik yapıyordu. Her ikisi de kendi halklarına bağlı ve kendi halklarının kurtuluşu için uğraşıyordu. Birisi 1938’de İstanbul Dolmabahçe Sarayı’nda hayata veda etmiş, diğeri 1937’de Dersim dağlarındaki bir mağarada kafası kesilerek öldürülmüştü. Birisi, hedeflediği devleti kuracak ve hedeflerini gerçekleştirmiş, diğeri hedeflerini gerçekleştirmeyi bırakın, ikamet edeceği bir evi dahi olmayacaktı. Birinde yenilgi, diğerinde zafer hakimdi. Zaferi kazanan için binlerce kitap yazılacaktı. Bunlar tek taraflı ve resmi tarih olarak, beyinlere yerleştirilecekti. Diğerinin tarihi ise gölgede bırakılacak, bilinen bütün belgeler ve tanıklar imha edilecekti. Alişer ile birlikte, Kürt varlığı da inkar edilecek ve her başkaldırıda imha seferleri düzenlenecekti. Bu tarihimizin ilginç karşılaşmasıydı. Kürtler ya biat edeceklerdi, ya da yok sayılacaklardı, işte Kürtsüz, Alevisiz ve Koçgiri’siz Cumhuriyet’in temelleri böyle atılmıştı!’
Kadim Laçin, 1964 yılı Göksün doğumlu. İlk ve ortaöğrenimini aynı yerde, lise öğrenimine ise Afşin ve Elbistan’da devam etti. 12 Eylül 1980 askeri cuntasının gözaltına aldığı 1.5 milyon kişiden birisi olmaktan kurtulamadı. K.Maraş’ta kurulan işkence merkezinde 2 ay sürekli işkence edildi. Darbeciler onu daha 17 yaşindayken 15 yıl hapis cezası istemiyle bir yıl Cezaevinde tuttular. 78 kuşağının en ağır yükünü bugünlere taşıdı! Henüz 16 yaşında Lise’de okurken haftalık gençlik dergisi olan Özgürlük’e muhabirlik yapmaya başladı. Daha sonraki yıllar Demokrasi, Gündem, 2000’e Doğru, Özgürlük Dünyası, Gerçek, Emek, Avrasya, Evrensel ve Cumhurriyet isimli gazete ve dergilerde muhabir ve temsilci olarak çalıştı. Kısa bir süre için TV8 Britanya temsilciliğini üstlendi. Adı geçen basın organlarında yüzlerce araştırma, analiz, haber, röportaj, öykü ve makale yazdı. Londra City Üniversitesi Medya bölümünde eğitimini tamamladı. Toplum merkezlerinde 15 yıl yönetici ve danışmanlık yaptı. NUJ üyesi olan Kadim Laçin halen serbest gazeteci ve araştırmacı olarak çalışmaktadır.
İçindekiler
Sunuş / 7 Koçgiri’nin Tarihi / 10 Dersim Öncesi: Horasan / 12 Horasan SonrasııDersim / 19 Dersim Sonrası: Koçgiri / 26 Zara / 28 Tarihi Dokusu / 30 Zara-îmranlı Kronoloji / 32 Tarım ve Hayvancılık-Zara / 40 İmranlı / 41 Dersim’in Kısa Tarihi / 51 Dersim Kronoloji / 54 Dersim’in 8 Bin Yılı / 59 19. Yüzyılda Koçgiri Sürgünleri / 63 Güney Göçü / 64 Binam Yaylası’ndan Binboğa Eteklerine / 71 Hasköy’den Kömürsu’yuna Gelin / 77 Koçgiri de Kabileler / 85 Koçgiri’de Yaşam Biçimi ve İlişkiler / 95 Koçgiri’de Alevilik / 95
19. Yüzyılda Kürtler ve Osmanlı / 116 Koçgiri’ye Paşa Atanması / 130 Fırtınalı Yıllar / 143 Kürt Teali Cemiyeti / 156 Mustafa Kemal’e Pusu / 169 Osmanlı Meclisinde Kürtler / 177 TBMM’de Kürtler / 179 Osmanlı Sürgün Eder, Ankara Hükümeti Öldürtür / 181 Koçgiri Ayağa Kalkıyor / 188 Eylem Planı ve Alınan Kararlar / 192
İlkbahar Kanla Karşılandı / 207 İsyan Günlüğü / 220 Topal Osman Olayı ve Atatürk’ün Kaçışı / 244 Koçgiri Katliamından Sonra / 250 TBMM’de Kürtler’e Özerklik Tasarısı / 296
Cumhuriyet Dönemi ve Alişer / 301 Diyarbakır Surlarında 47 İdam Sehpası / 302 On Direniş Alanında Bir İsyan:Ağrı / 310 Sıra Dersim’de / 314 Buğday Pazarında İdam Sehpaları / 335 Kürtler ve Başkaldırıları / 339 Kürt Coğrafyası ve Nüfusu / 350 Kürtler ve Yaşadıkları Ülkeler / 352 Tarihte Kürt Yönetimleri / 354 19. yüzyılda Kürt İsyanları / 372 20. yüzyılda Kürt İsyanları ve Yönetimleri / 380
Kaynakça / 423
SUNUŞ
Elinizdeki bu kitap aslında bir aşiretin yüzlerce yıllık tarihine değil, bir ulusun binlerce yıllık tarihi bütünlüğündeki kırılma noktalarına dairdir. Yaşadığımız coğrafyada uluslaşamanın engelleri, özgürleşemenin bedelleri anlatılmaktadır. Anadolu ve Mezopotamya’nın sahibi halkların boğaz boğaza girdiklerini, mazlumların bu boğazlaşmada yaşadığı çaresizliğin, sürgün ve yenilginin bin yıllık manzarasını çizmeye çalıştık. Yani egemenlerin, devletin, işgal, imha ve inkarın öyküsüdür. Bir aşiretle yola çıkarak, bir ulusun yok oluşunu ve parçalanışına tanıklık eden olayların özetlenmesidir. Dirildikçe başına indirilen ağır balyoza yardım ve yataklığın güncesi anlatılmaktadır. Her ayağa kalkışta kendi içerisindeki ihanetin belgesi gün yüzüne çıkarılmaktadır. Bir tarihsel cürümün karanlığını ve asimilasyon cenderesini sürüdürenleri anlamaya çalıştıkça, onlarla birlikte yazılan-çizilen-anlatılan tarihin ne kadar da gerçeğin perdesini kirlenmişçe kapattığına tanık oldum. Bu kirli perdeyi açmaya çalıştık! Perde açıldıkça, sömürü ve şiddet kasırgasının bütün coğrafyayı nasıl kuşatma altına aldığını göreceksiniz. Kasırga bölgeyi kasıp kavurdukça, zülüm edenlerin dil ve dinsel inanç kisvesi hep en öndeydi. Bunun bedeli ise Anadolu’nun halklara mezarlığa çevrilmesi oldu!
Hepsi bu kadar değil tabiki. Bu araştırma kitabı tarihsel bir derleme olarak ta adlandırlabilinir. Fakat bir olay var ki en can alıcı boyutta idi. Mustafa Kemal Samsun’a çıktıktan sonra Cumhuriyet Türkiye’sini kurma çalışmasını başlatır. Ne var ki Alişer, Koçgiri’de Kürt Cumhuriyetini kurmak için çoktan işe başlamıştı. Mustafa Kemal’e Sivas Kongresi için Erzincan’dan Sivas’a geçiş izni Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasını sağladı! İzni veren Koçgiri Kürt lideri Alişer, Mustafa Kemal’in korumaları ve refakatçıları ise Dersim Kültleridir. Bir süre sonra korumalar ve refakatçılar direniş türküsü söyleyen Alişer’in mağarada kesilen kellesini, Diyarbakır surlarında Şeyh Sait’in ak gömleğini ve cellatlarına meydan okuyan Seyit Rıza’nın idam sehpasını gaflet içerisinde seyretmişlerdi! İşte tarihe onlarla birlikte bakma yerine, onu tersine çevirmeye ve olanca çıplaklığıyla perdeyi aralamaya çalıştım. 1918-1922 tarihlerinde süren karşılıklı kavgada Koçgiri Cumhuriyeti kurulamazken, Koçgiri’siz Cumhuriyetin kuruluşu da ilan edilmişti! Koçgiri ve Kürt tarihinde ezberi bozmaya çalıştım. Bozulan ezberleri, derleyip biraradalaştırdım.
Bu kitapta, ağırlıklı olarak 20. yüzyılda yaşanan irili ufaklı 35 Kürt isyanının en önemlisini ele alacağız. Koçgiri halk ayaklanmasını konu edineceğiz. Aslında bu diğer isyanları da içerisinde barındırıyordu! 19. yüzyıldaki 12 Kürt isyanını yeniden ele alacak değiliz. Anıları yakılarak kül olan, Koçgiri İsyanın gölgede bırakılan önderini anlatmaya çalışacağız. Bu önderin daha sonraki, Dersim isyanındaki rolünü görmeye çalışacağız. O fırtınalı dönemde Kürtler’in Koçgiri, Dersim, Ağrı, Şeyh Sait ve Mehabad’daki başkaldırısı yer alacak kitabımızda. Mustafa Kemal önderliğindeki yeni Türkiye Cumhuriyetinin kurulma aşamasındaki, atmosfere gideceğiz. Osmanlı’nın İttihat ve Teraki iktidarına ve Mustafa Kemal önderliğindeki Kuvayi Milliye hareketine Kürt itirazını bulacaksınız. İki ayrı ulus, iki ayrı karakter ve iki ayrı önderin öne çıkması, başka bir deyişle kapışması vardır. 20 yıl süren bu kavgada bir tarafın hüzünlü, kahredici ve inanılmayacak tarihi anlatılmaktadır. Mustafa Kemal Paşa ve Alişer Efendi hesaplaşmasıdır, bu!
Osmanlı ve Genelkurmay arşivlerinin açıldığı 2002 yılı, aynı zamanda Ortadoğu’da büyük bir fırtınanın da koptuğu yıldı. Yeni haritalarla, yeni düşmanlar eski dostlardan oluşuyordu. Kürtler’e yeni rol biçilmekle kalınmıyordu. Koçgiri’nin ata toprakları da, Hazar denizi çevresi büyük hareketlenmelere kucak açmıştı. Horasan, Anadolu, Mezopotamya ve Ortadoğu yeniden iştah kabartmaya durmuştu. İşte varlıktan zulüm ve soygun üzerine kurulu egemenlerin çıkar dalaşmalarında, bir halkın yeniden yem yapılmasından rahatsızlık duydum. Mazlumun yeniden efendilere yem yapılmasından ürktüm. Bu rahatsızlığımı sizlerle paylaşmak istedim.
Koçgiri ayaklanmasının 90. yılında yayımlanan bu yapıt için yüzü aşkın eser inceledim bir o kadar tanık dinledim ve yer gezdim. Üç yıl süren bu araştırma 2004’de tamamlandı ancak yayımlayabilmek için kapı kapı yayınevi ve matbaa arama maratonum beş yıl sürdü.. Bu yapıtın ortaya çıkmasına katkı sunan, yardımcı olan ve olanaklarını esirgemeyen herkese teşekkür borcum var. Tarihe onlarla birlikte bakmaya çalıştım. Tarihini başkalarının ağzından dinleyenlere ve gelecek genç kuşaklara geçmişimizin yazılı bin yıllık tarihinin küçük bir özetini, armağan edebildiysem ne mutlu bana. Ötekileştirilenlerin tarihini öykü tadında okuyacağınızı umut ediyorum.
Kadim Laçin
Koçgiri'siz Cumhuriyet
Birinci Bölüm
Koçgiri’nin Tarihi
Koçgiri ismi, Horasan’dan gelerek Dersim’e oradan da 1539 yılında Kanuni Sultan Süleyman’ın sürgün kanunuyla Zara, İmraniye, Hafik, Refahiye, Suşehri, Kemah, Kuruçay’ya yer¬leştirilen Kürt Koçgiri Aşireti’nden gelmektedir. Mayıs 1515 yılında, Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim büyük bir Alevi (Kızılbaş) katliamı gerçekleştirir. Bu soykırımda 48 binden fazla Alevi kılıçtan geçirilip öldürülür. Kalanlar ise, Çaldıran savaşı sonrasıda dağıtılıp, çeşitli bölgelere sürgüne gönderilir. Türkiye’nin batısına sürgün edilenler, yüzyıllar sonra yoğun asimilasyon sonucu, Türkleştirililer. Sürgüne gitmeyen ve Yavuz’un hışımında kurtulabilenler, Dersim yöresindeki yük¬sek dağlarda saklandılar. Yine bu katliamdan kurtulan bazı Aleviler, tekrar Horasan’a doğru kaçmışlardı.
Milattan sonraki (M.S) yıllarda Horasan’dan Dersim’e başlayan büyük göç ve 1539 yılında, Dersim’den İmranlı, Zara, Refahiye, Suşehri, Kuruçay, Gümüşakar, Boğazveren, Karacaören, Bulucan, Beypınar, Kercanis gibi kasabalara ve ...