KÜRT SORUNU’NUN ÇÖZÜMÜNE DOĞRU: ANAYASAL VE YASAL ÖNERİLER
Geçen yüzyılın son çeyreğinde tomurcuk veren ve sadece ekonomik ve kültürel alanı etkilemekle kalmayıp, doğrudan siyaset yapma biçimini de değiştiren yeni küresel ortam, ülkeleri çok yönlü bir adaptasyon zorunluluğuyla karşı karşıya bıraktı. Yeni dünya sadece mekânsal bir iç içe geçmeyi değil, barışçı ve uzlaşmacı bir yaklaşımı da davet etmekte, siyasetin normlarını demokrat bir çerçeve içinde yeniden oluşturmaktaydı.
Türkiye bu davete uluslararası ilişkiler açısından hızlı bir biçimde uydu ve komşu ülkelerle eşitliğe ve diyaloğa dayalı bir ilişki ağı geliştirmeye soyundu. Ne var ki, aynı başarı iç siyasette gerçekleştirilemedi. Çünkü aynı normlar Türkiye’nin Cumhuriyet projesi ve yönetim geleneği açısından bir tehdit olarak algılandı. Böylece ne yapılması gerektiğini kuramsal olarak bilen, ancak bunları nasıl yapacağını bilmediği gibi, yapmaktan da ideolojik olarak ürken bir devlet yaklaşımı ortaya çıktı.
Söz konusu sıkışmanın en yoğun olarak yaşandığı alan Kürt meselesiydi. Şiddet ortamının yarattığı baskı, devleti edilgenleştirdiği oranda, Kürt siyasetini de tekdüze hale getirdi. Sonuç, Kürt meselesini çözmeye çalışmaktansa ondan ürken, Kürt vatandaşların sorunlarını ve taleplerini görmezden gelen bir devlet tavrıydı ve bu yaklaşım Anayasa’dan yasalara, yönetmeliklere kadar tüm yasal mevzuata sindi.
Vatandaşlığın Türklük üzerine inşa edilmesi, Türkiye Cumhuriyeti kavramını Türk devletine indirgemişti. Devletin bölünmezliği anlayışı ise, Türklüğün dışında kalan hiçbir kültürel kimliğin devlet tarafından eşitlik temelinde ‘görülmemesiyle’ sonuçlandı. Böyle bir yönetim zihniyeti altında oluşan hukuk sistematiği, Kürtler açısından bir ‘kötü niyet’ nişanesi olarak okunurken, adalet adına yapılanlar çok kültürlü bir toplum yapısının hazmedilemediğinin kanıtıydı.
TESEV, Kürt meselesini gündemine aldığı 2005 yılından bu yana, zorunlu göçü irdeleyen bir kitap ve sosyoekonomik yapıdan toplumsal mutabakata uzanan geniş bir yelpazede altı rapor yayımladı. Bu çalışmalar bir yandan Kürt kesiminin taleplerinin sistematik olarak düzenlenmesini, diğer yandan da devletin attığı adımların değerlendirilmesini içeriyordu. Ancak, meselenin çözümü, özellikle mevzuat açısından yapılması gereken insan hakları reformlarının bir an önce gerçekleştirilmesini gerektiriyor. Çünkü bu hukuksal zemin olmadan, hükümetin ‘iyi’ niyetinin sonuç verme ihtimali bulunmuyor. Elinizdeki rapor, söz konusu hukuksal zemini oluşturabilmenin koşullarını sıralarken, demokrat bir siyasetin çerçevesini ve böylece gerçek bir çözümün imkânlarını ortaya koyuyor. Umarız yol açacağı tartışmalar, karşılıklı anlayışı geliştiren ve pekiştiren nitelikte olur...
Etyen Mahçupyan TESEV Demokratikleşme Programı Direktörü
İÇİNDEKİLER
Teşekkür / 5 Önsöz / 7 Kısaltmalar / 8 Başlarken / 9 Metodoloji / 10 Giriş / 11
I. İNSAN HAKLARININ KORUNMASINA DAİR ÖNERİLER / 13 A. Uluslararası Politika Önerileri / 15 B. Ulusal Politika ve Yasa Önerileri / 17 II. KÜRT SORUNU'NUN ÇÖZÜMÜNE YÖNELİK ÖNERİLER / 19 A. Anayasal Değişiklik Önerileri / 22 1. Anayasa’nın Geneli / 22 2. Başlangıç Bölümü / 23 3. Anayasa Maddeleri / 23 B. Yasal Değişiklik Önerileri / 30 1. Siyasi Partiler Kanunu / 30 2. Milletvekili Seçimi Kanunu / 32 3. Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun / 32 4. Türk Ceza Kanunu / 33 5. Terörle Mücadele Kanunu / 36 6. Milli Eğitim Temel Kanunu / 40 7. Yabancı Dil Eğitimi ve Öğretimi Kanunu / 40 8. İl İdaresi Kanunu / 41 9. Soyadı Kanunu ve Soyadı Tüzüğü / 42 10. Nüfus Hizmetleri Kanunu / 43 11. Harf Kanunu / 43 12. Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun / 44 13. Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu / 45 14. İktisadi Müesseselerde Mecburi Türkçe Kullanılması Hakkında Kanun / 45 15. Köy Kanunu / 46 16. Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun / 46 17. Olağanüstü Hal (OHAL) Mevzuatı / 47 i. OHAL Kanunu / 47 ii. OHAL Kararnameleri / 48 18. Terörle Mücadele Kanunu Mağduru Çocuklara İlişkin Değerlendirme ve Öneriler / 49
Rapora Bulgu, Görüş ve Önerileri ile Katkıda Bulunan Hukukçular / 55 TESEV Demokratikleşme Programı, Aralık 2008’de “Kürt Sorunu’nun Çözümüne Dair Bir Yol Haritası: Bölgeden Hükümete Öneriler” başlıklı bir rapor yayımladı. Olabildiğince geniş temsil kabiliyeti olan kişilerle yapılan toplantıların ve yazışmaların ardından, Kürtlerin taleplerinin deyim yerindeyse bir tasnif ve düzenlemeye tabi tutulmasıyla oluşturulan rapor, çeşitli tartışmalara yol açtı ve daha sonra yapılan pek çok çalışma için yol gösterici bir rol oynadı. Öte yandan, hükümetin yaklaşık bir sene önce “Kürt Açılımı” adıyla başlattığı ve daha sonra “Demokratik Açılım” ismini verdiği girişimin etrafındaki tartışmalar, Kürt Sorunu’nun çok daha geniş kesimlerce bilinir ve konuşulur hale gelmesine de vesile oldu. Bununla birlikte, açılım etrafında yapılan tartışmalar, çözüm adına neler yapılması gerektiğine dair birtakım görüş ve önerilerin ortaya konulmasını yeterince sağlayamadı. Diğer bir ifadeyle, hükümet hâlâ soruna nasıl yaklaştığına, çözüm için neler düşündüğüne, neler yapmak istediğine ya da neleri yapamayacağına ve kısa, orta ve uzun vadede ne tür adımlar atacağına ilişkin olarak, beklentileri karşılayacak ölçüde somut ve kapsamlı açıklamalarda bulunmazken, çözüm talep eden muhalefet ile Kürt siyasi aktörleri de kendi taleplerini ve çözüm önerilerini yeterince ortaya koyamadılar. Kürt siyasi hareketinin ve sivil toplumunun kimi çalışmaları ve önerileri de, kamuoyunda ya fark edilmedi ya da beklenen ölçüde tartışmaya yol açamadı. Sonuç olarak, çözümsüzlüğü dayatan muhalefet cephesinin yarattığı gerilim ve yaydığı korkular, çözümden yana olanların kendi aralarındaki siyasi çekişmelerle birleşince, açılım süreci tıkanma noktasına girdi. Bu gelişmeler, en azından genel kamuoyundaki beklenti ve heyecanı ciddi ölçüde kırılmaya uğrattı.
Böyle bir dönemde, sorunu siyasetin kısır çekişmelerinin konusu olmaktan çıkarmak ve demokratikleşme sürecinde Kürt Sorunu’nun demokratik çözümüne yönelik somut öneriler üretmek büyük önem taşımaktadır. Elinizdeki rapor bu amaçla kaleme alınmıştır. 2008 tarihli raporun “Anayasal ve Yasal Reformlar” başlıklı bölümünde yer alan önerilerin genişletilerek detaylandırılmasından meydana gelen bu rapor, elden geldiğince kapsamlı ve detaylı bir mevzuat taramasını ve incelemesini kamuoyunun ve karar alıcıların dikkatine sunmayı amaçlamaktadır. Kuşkusuz, bu tarama sırasında üzerinde yeterince çalışma yapılamamış ve dolayısıyla kayda değer öneriler geliştirilememiş yasalar veya yasa maddeleri olabileceği gibi, dikkate alınması gerektiği halde gözden kaçmış birtakım düzenlemeler de olabilir. Keza, raporda yer alan öneriler konusunda Kürt hukukçular ve kanaat önderleri arasında da çeşitli görüş ayrılıkları bulunmaktadır. Bu nedenlerle bu raporun, Kürt Sorunu’nun yasal çözümü yolunda atılacak muhtemel adımların belirlenmesinde bir başlangıç metni olarak değerlendirilmesi ve ileride geliştirilebilecek daha kapsamlı çalışmalara zemin oluşturması umulmaktadır. KÜRT SORUNU’NUN ÇÖZÜMÜNE DOĞRU: ANAYASAL VE YASAL ÖNERİLER
DİLEK KURBAN - YILMAZ ENSAROĞLU
Haziran 2010
ISBN: 978-605-5832-40-7 TESEV YAYINLARI
Yayına Hazırlayan: Serkan Yolaçan, TESEV Düzelti: Elçin Gen Yayın Kimliği Tasarımı ve Tasarım Danışmanı: Rauf Kösemen, Myra Kapak Tasarımı: Banu Yılmaz Ocak, Myra Basıma Hazırlayan: Myra Basım Yeri: İmak Ofset
Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı Demokratikleşme Programı
Bankalar Cad. Minerva Han No: 2 Kat: 3 Karaköy 34420, İstanbul Tel: +90 212 292 89 03 PBX Fax: +90 212 292 90 46 info@tesev.org.tr www.tesev.org.tr
Copyright © Haziran 2010
Bu yayının tüm hakları saklıdır. Yayının hiçbir bölümü Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı’nın (TESEV) izni olmadan elektronik veya mekanik (fotokopi, kayıt veya bilgi depolama, vb.) yollarla çoğaltılamaz. Bu raporda yer alan görüşler bir kurum olarak TESEV’in görüşleriyle birebir örtüşmeyebilir. TESEV, bu raporun yayımlanmasındaki katkılarından ötürü Hollanda Büyükelçiliği'ne, Açık Toplum Vakfı’na ve TESEV Danışma Kurulu’na teşekkür eder. |