Buhranlarımız
Said Halim Paşa
Tercüman
Said Halim Paşa, İkinci Meşrutiyet devrimizin fikir ve devlet adamlanndandır.
1913 — 1916 yıllarında, Balkan Harbinin sonu ile Birinci Dünya Harbinin ilk senesinde sadrazam olarak hükümetin başında bulunuyordu.
Tarihimizin en buhranlı ve acı bir devresinde vatana hizmet için çalıştı. Yazdığı eserlerle aydınlara yol göstermek, dertlerimizin ve gerile- yişimizin gerçek sebeplerini ortaya koymak istedi.
Günümüzde devam etmekte bulunan fikir mücadelesinin. Meşrutiyet’teki fikir hareketleri ile başladığı malûmdur. Bu fikrî uyanış devresi içinde Said Halim Paşa «İslâm ...
Said Halim Paşa
Buhranlarımız
Tercüman
Tercüman 1001 Temel Eser
Buhranlarımız
Sadrazam Said Halim Paşa
Hazırlayan : M. Ertuğrul Düzdağ
Tercüman gazetesinde hazırlanan bu eser
Kervan Kitapçılık A. Ş. ofset tesislerinde basılmıştır
BİRKAÇ SÖZ
Said Halim Paşa, İkinci Meşrutiyet devrimizin fikir ve devlet adamlanndandır.
1913 — 1916 yıllarında, Balkan Harbinin sonu ile Birinci Dünya Harbinin ilk senesinde sadrazam olarak hükümetin başında bulunuyordu.
Tarihimizin en buhranlı ve acı bir devresinde vatana hizmet için çalıştı. Yazdığı eserlerle aydınlara yol göstermek, dertlerimizin ve gerile- yişimizin gerçek sebeplerini ortaya koymak istedi.
Günümüzde devam etmekte bulunan fikir mücadelesinin. Meşrutiyet’teki fikir hareketleri ile başladığı malûmdur. Bu fikrî uyanış devresi içinde Said Halim Paşa «İslâm birliği» ve «İslâmcılık» akımının en öndeki temsilcilerinden biri idi. Meseleleri bu açıdan ele almıştır.
O yıllarda aydınları meşgul eden ve hepsinin verdikleri eserlerde tesirleri görülen, İslâmcılık, Türkçülük, Osmanlıcılık ve Batıcılık gibi temel fikir cereyanları (1) ciddî olarak tetkik olunmak lâzımdır. Bunun, şimdiki ve gelecekteki tefekkür hayatımız için lüzumlu ve faydalı olduğu meydandadır.
«Buhranlarımız» adını taşıyan bu cildin içinde Said Halim Paşa’nın on yılda ayn ayn kaleme alıp yayınladığı yedi kitap vardır (2). Bunlar memleket meseleleri ve buhranlarımız üzerinde İslamcı bir görüşle yapılmış denemelerdir.
Kitabın dilini, böyle fikrî bir eser için mümkün olabilecek son derecede sadeleştirmeyi çalıştım (3). Bunun — ehliyetimin yetersizliğinden olacak — beni çok uğraştırdığını itiraf etmeliyim. Fakat herhalde yazara, anlatmak istediğinin aksini söyletmediğimi iddia edebilirim. Sadeleştirme sırasında eserden hiçbir çıkarma yapılmamıştır.
Yazarın hayatı ve eserleri hakkında, kitabın başına bir kısım ekledim. Gerek bu kısımda ve gerek metnin içinde geçen bazı ifadeler ve isimler hakkmda kitabın sonuna ilâve ettiğim «Açıklamalar» la yardımcı olmaya çalıştım. Metni teşkil eden yedi kitabın her biri, kendi konusu etrafında yazılmış olmakla beraber, müşterek mevzulara da temas etmektedirler. Bu sebeple daha derli - toplu bir fikir kazanılması ve incelemelere yardımcı olması için indeks ilâvesine lüzum gördüm.
Felâketli bir devirde yetişmiş olan bu samimî fikir adamımızın, Türk düşünce tarihinde lâyık olduğu yeri alacağını ve eserin genç aydınlara faydalı olacağını umuyorum. İstikbal, yeni nesillerden, Türkiye'mizi mutlu kılacak milliyetçi teşebbüsler beklemektedir.
M. Ertuğrul Düzdağ
1001 Temel Eseri iftiharla sunuyoruz
Tarihimize mânâ, millî benliğimize güç katan kütüphaneler dolusu birbirinden seçme eserlere sahip bulunuyoruz. Edebiyat, tarih, sosyoloji, felsefe, folklor gibi millî ruhu geliş tiren,ona yön veren konularda "Gerçek eserler" elimizin altındadır. Ne var ki, elimizin altındaki bu eserlerden çoğunlukla istifade edemeyiz. Çünkü devirler değişmelere yol açmış, dil değişmiş, yazı değişmiştir.
Gözden ve gönülden uzak kalmış unutulmaya yüz tutmuş -Ama değerinden hiçbir şey kaybetmemiş, çoğunluğu daha da önem kazanmış binlerce cilt eser, bir süre daha el atılmazsa, tarihin derinliklerinde kaybolup gideceklerdir. Çünkü onları derleyip - toparlayacak ve türkçesi ile baskıya hazırlayacak değerdeki kalemler, gün geçtikçe azalmaktadır.
Bin yıllık tarihimizin içinden süzülüp gelen ve bizi biz yapan, kültürümüzde "Köşetaşı" vazifesi gören bu eserleri, tozlu raflardan kurtarıp, nesillere ulaştırmayı plânladık.
Sevinçle karşılayıp, ümitle alkışladığımız "1000 Temel Eser" serisi, Millî Eğitim Bakanlığınca durdurulunca, bugüne kadar yayınlanan 66 esere yüzlerce ek yapmayı düşündük ve "Tercüman 10001 Temel Eser" dizisini yayınlamaya karar verdik. "1000 Temel Eser" serisini hazırlayan çok değerli bilginler heyetim, yeni üyelerle genişlettik. Ayrıca 200 ilim adamımızdan yardım vaadi aldık. Tercüman'm yayın hayatındaki geniş imkânlarını 1001 Temel Eser için daha da güçlendirdik. Artık karşınıza gururla, cesaretle çıkmamız, eserlerimizi gözlere ve gönüllere sergilememiz zamanı gelmiş bulunuyor. Millî değer ve mânâda her kitap ve her yazar bu serimizde yerini bulacak, hiç bir art düşünce ile değerli değersiz, değersiz de değerli gibi ortaya konmayacaktır. Çünkü esas gaye bin yıllık tarihimizin temelini, mayasını gözler önüne sermek, onları lâyık oldukları yere oturtmaktır.
Bu bakımdan 1001 Temel Eser'den maddî hiç bir kâr beklemiyoruz. Kârımız sadece gurur, iftihar, hizmet zevki olacaktır.
Kemal Ilıcak
Tercüman Gazetesi Sahibi
İçindekiler
Birkaç söz / 9
Yazarın hayatı / 11
Yazarın eserleri / 19
Yazarın şahsiyeti, eserler ve fikirleri hakkında yazılanlar / 23
Yazarın siyasi hayatı hakkında yazılanlar / 35
Meşrutiyet / 43
Mukallitliklerimiz / 73
Fikri Buhranımız / 95
İçtimaî Buhranımız / 113
Taassup / 151
İslâm Âleminin Gerilik Sebepleri
Üzerine Deneme / 169
İslâmlaşmak / 201
«İslâmlaşmak» hakkında — Mehmet Âkif / 237
Açıklamalar / 241
İndeks / 275