Diyarbakır: Müze Şehir
Şevket Beysanoglu
YKY
Pleistosen dönemden Holosen’e geçişteki ılıman bir iklimin egemen olduğu Yakındoğu’da özellikle tahıl ve baklagillerin geniş alanlara yayılmasının ve yenilebilir yeni bitki türlerinin ortaya çıkışının avcıtoplayıcı, göçebe veya yarı göçebe bir yaşam tarzı sürdüren insan toplulukları üzerinde önemli etkisi olmuş, bu daha kolay ulaşılabilir ve saklanabilir bitki toplulukları insanın beslenme kaygularını azaltmış, bunun sonucu olarak daha geniş alanlarda yerleşik düzene geçilebilmiştir. İlkönceleri baklagiller daha sonra yabanî tahıllar toplanıp depolanmakla birlikte, avcılık birçok topluluğun beslenmesinin önemli bir ...
İçindekiler
6 / Sunuş
Tarihin Aynasında
10 / Ergani Ovası'nın Yazılı Olmayan Tarihinden Bir Yaprak:
Çayönü - Dr. Aslı Özdoğan
26 / Arkeolojik Araştırmalar Işığında Diyarbakır ve Çevresi - Arkeolog Nevin Soyukaya
38 / Kuruluşundan Günümüze Kadar Diyarbakır Tarihi - Dr. Şevket Beysanoğlu
80 / Diyarbakır Kentinin Tarihî ve Bugünkü Konumu - Prof. Dr. Rıfkı Arslan
108 / Evliya Çelebi'de Diyarbakır - Hazırlayan: Doç. Dr. Mustafa S. Kaçalin
130 / Arap Kaynaklarında Diyarbakır - Doç. Dr. M. Faruk Toprak
138 / Diyarbakır - R. J. Garden (Çeviren: Hamdi Can Tuncer)
146 / Gezginlerin Gözüyle Diyarbakır (1701 -1924) - İlhan Pınar
164 / Diyarbakır'da Amerikan Misyonerleri - Yrd. Doç. Dr. Esra Danacıoğlu
Diyarbakır Mamuresi
178 / Diyarbakır Surlarının Bugünkü Durumu - Prof. Dr. Halil Değertekin
194 / OsmanlI Hakimiyeti Süresince Diyarbekir Şehrinde Mahallelerin Tarihî ve Fizikî Gelişim Seyri - Doç. Dr. İbrahim Yılmazçelik
210 / Diyarbakır Camileri - Prof. Dr. Orhan Cezmi Tuncer
226 / Diyarbakır'da Vernaküler Mimari: Köşkler - Prof. Dr. Zülküf Güneli - Araş. Gör. Ayhan Bekleyen - Araş. Gör. Mücahit Yıldırım
232 / Diyarbakır Evleri / Prof. Dr. Orhan Cezmi Tuncer
246 / Diyarbakır Şehrinin Suları ve Çeşmeleri / Prof. Dr. Mehdi Ilhan
252 / Diyarbakır OsmanlI Dönemi Mimari Yapılarından Günümüzde Ayakta Kalan Hanlar ve Özellikleri - Prof. Dr. Zülküf Güneli - Uzman Türkân Kejanlı
258 / Diyarbakır Mezarlıkları ve Mezartaşı Kitabeleri - Prof. Dr. Mehdi Ilhan
Şehr-i Edeb
268 / Hattat Hâmit Aytaç - Dr. Haşan Özönder
276 / Sanatın Aynasında Bir Tarih Kenti - Prof. Kaya Özsezgin
288 / Ali Emîrî Efendi - Muhtar Tevfikoğlu
302 / Yeni Türkiye’nin Fikir Mimarı Ziya Gökalp - Dr. Şevket
Beysanoğlu
312 / Süleyman Nazif - Prof. Dr. İsmail Parlatır
318 / Cahit Sıtkı Tarancı - Prof. Dr. Önder Göçgün
334 / Ahmed Arifin Türk Şiirindeki Yeri - Vecihi Timuroğlu
346 / Sezai Karakoç - Kâmil Eşfak Berki
Kültürler, İnançlar Yumağı
360 / Süryanîler - Dr. Şevket Beysanoğlu
366 / Diyarbakır Yahudileri - Rıfat N. Bali
390 / Yezîdîlik ve Yezîdîler - Dr. Şevket Beysanoğlu
402 / Bir Efsane ve Masal Kenti: Diyarbakır - Yrd. Doç. Dr. Muhsine Helimoğlu Yavuz
416 / Diyarbakır Halk Kültüründe Yemek - Doç. Dr. Mebrure Değer
424 / 18701er Diyarbekifinden Halk Giysileri - Osman Hamdi Bey - Marie de Launay (Çeviren: Erol Üyepazarcı)
438 / Diyarbakır'da Halk Hekimliği - Doç. Dr. Mebrure Değer
448 / Eski Diyarbakır Düğünleri - M. Şefik Korkusuz
456 / Diyarbakır Halk Kültüründe Bazı Gelenek ve İnanmalar - Nimet Kardaş
462 / Diyarbakır Halk Kültüründe Cigaret, Nevruz, Hızır llyas ve Murat Gelenek ve Şenlikleri - Esma Dicle Uygur
İnsan, Emek, İktisat
470 / OsmanlI Hakimiyeti Süresince Diyarbekir Eyaleti’nin İktisadî ve Sosyal Durumu - Doç. Dr. İbrahim Yılmazçelik
512 / Cumhuriyet Diyarbakır'ında İktisadî Hayat - Şeyhmus Diken
520 / Güneydoğu Anadolu Projesinde Diyarbakır - Rıfat Dağ
528 / Diyarbakır Üzerine Seçme Kaynakça - M. Sabri Koz
SUNUŞ...
Bir şehri anlamak, bir insanı anlamak gibidir; bir şehri anlatmaksa bir insanı anlatmak... İnsan ne kadar açığa vursa da kendini, küçük bazı kırıntılar saklar içinde, küçük gizler... Şehirler de öyle; açıkta, ortada duruşları yanıltır bakanları, şaşırtır. Hele bu şehir, İran ile Anadolu’yu, Mezopotamya ile Kafkasya’yı birbirine bağlayan ana yolların kesiştiği yerde kurulmuş ve 9000 yılı aşkın bir geçmişe sahipse, üstüne üstlük sürekli hakimiyet mücadelelerine sahne olmuş bir merkezse... Yani Diyarbakır’sa...
Diyarbakır, Asur, Urartu, Pers, Roma, Bizans, Arap, Selçuklu, Osmanlı diye kaba bir bakışla sıraladığımız bir dizi elden ele geçişlere karşın, şahsiyetine dokunulmasına izin vermemiş. Surlarla çevrili oluşu, çağımızın olanca yıkımına, yok ediciliğine karşın onu bugünlere taşımış, korumuş. Dokunulmamış, dokunulsa bile incitilememiş bir şehir olarak saklamış kendini. “Müze Şehir” oluşu bundan...
Diyarbakır, çok eskiden beri, bulunduğu konumdan dolayı kazandığı önem yüzünden, hakkında çok yazılıp çizilmiş bir şehir. Diyarbakır: Müze Şehir, böyle bir eski şehir için hazırlanmış, adı aynaya bakan bir yüzü anımsatan bir kitap oldu. Ne tam bir yıllık, ne tam bir monografi; ama biraz biraz hepsi... Tarih, arkeoloji, sanat tarihi, folklor, biyografi, toplumsal yapı, kaynakça derken ortaya çıkan varlık, şehri bütünüyle olmasa da kuşbakışı örten bir şemsiyeye benzedi.
Diyarbakır’dan yetişen şair ve yazarlar, araştırmacılar şehirlerine özel bir ilgi göstermişlerdir. Diyarbakır üzerine kaleme alınmış makale ve kitapların çoğu buradan yetişmiş yazarların eseridir. Bunlar, güzellikleri yanında duygusallıkları da olan verimlerdir. Ama dışarıdan bir gözle yazılmış Diyarbakır kitaplarının sayısı da az değildir ve Diyarbakır biraz da bunlar sayesinde adını dış dünyada duyurmuş olmalıdır.
Diyarbakır: Müze Şehir, Mar-Yeşua, Abu’l-Farac, Îbnü’l-Ezrak el Fârıkî, Ebûbekr-i Tihranî, Vâki- dî, Evliya Çelebi, Mehmed Tevfik Bey, Said Paşa, Ali Emîrî Efendi, Albert Gabriel, Basri Konyar, Adil Tekin ve daha birçok öncünün açtığı yoldan gidip hizmete mütevazı bir katkı ile devam zihniyetiyle hazırlandı. Her şeyden önce, adı anılmış olsun olmasın bu şehre bir tuğla ya da bir kelime ile katkıda bulunan herkese bir teşekkür tebessümüdür bu kitap. Tebessümler eksik olmasın diyoruz...
Kitap, tasarıdan gerçekliğe bürünüş aşamasında pek çok destek ve yardım gördü. Yazılarıyla katkıda bulunanlar eserin gerçek sahipleridir. Onlarla var oldu, anlam kazandı bu kitap... Bu yüzden, adlarını teker teker anamadığımız yazarlarımıza; resimlerle zenginleştirme katkılarından dolayı Diyar¬bakır Büyükşehir Belediyesi yetkililerine; Diyarbakır Müzesi Müdürlüğü’ne; İstanbul Arkeoloji Müzesi Kütüphanesi’ne; yönlendirme ve danışma katkıları için Ekrem Işın, î. Gündağ Kayaoğlu ve Erol Üyepazarcı’ya; güzel bir kitap olması için gayretlerini esirgemeyen Grafik Tasarım Yönetmeni Tamer Kayaş’a ve YKY editörlerinden Selahattin Özpalabıyıklar’a teşekkür ediyoruz.
Diyarbakır bir bilmece... Amida’dan Âmid’e, Kara Âmid’e; Diyârıbekr’den Diyarbakır’a uzanan çizgide çok cevaplı, belki de bu yüzden çözümsüz bir bilmece... Bize göre, öteden beri yazılıp çizilenler de bu bilmece için aranan çözüm denemeleri. Tarihçileri, gezginleri ürperten ve adına "Kara” sıfatının takılmasına sebep olan kara taştan surları, her biri bir semte ad olan kapıları, geçtiği yerlere ha¬yat bahşeden Diclesi, ülkeleri ve uygarlıkları birbirine bağlayan yolları, yüzlerinde tarihinin izlerini taşıyan insanı, içine çocuklar sığan karpuzu ve takla atarak uçuşan güvercini, Diyarbakır’ın çözümlenmesi kolay olmayan bilmecesinin ipuçları, belki çözüm denemeleri için birer anahtar... Diyarbakır: Müze Şehir de bu denemelerden biri oldu yalnızca... Onu anlamak, bunların tümünü yaşamak gibi bir şey; ama kim kendini bu kadar kolay ele vermiş ki o versin! Ardı arkası gelmeyen uğraşların sebebi de bu bilmece belki... Sürecek, aranacak, bulunamayacak...
Dr. Şevket Beysanoğlu - M. Sabri Koz - Emin Nedret İşli
Tarihin
Aynasında
Hilar Kayalıkları ve Boğazçay.
Ergani Ovası’nın Yazılı Olmayan Tarihinden Bir Yaprak: Çayönü
Dr. Aslı Özdoğan*
* İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Prehistorya Anabilim Dalı
Giriş
Pleistosen dönemden Holosen’e geçişteki ılıman bir iklimin egemen olduğu Yakındoğu’da özellikle tahıl ve baklagillerin geniş alanlara yayılmasının ve yenilebilir yeni bitki türlerinin ortaya çıkışının avcıtoplayıcı, göçebe veya yarı göçebe bir yaşam tarzı sürdüren insan toplulukları üzerinde önemli etkisi olmuş, bu daha kolay ulaşılabilir ve saklanabilir bitki toplulukları insanın beslenme kaygularını azaltmış, bunun sonucu olarak daha geniş alanlarda yerleşik düzene geçilebilmiştir. İlkönceleri baklagiller daha sonra yabanî tahıllar toplanıp depolanmakla birlikte, avcılık birçok topluluğun beslenmesinin önemli bir parçası olmaya devam etmiştir.
Dönemin ortalarında domuz kısmen evcilleştirilmiş ve ilk ekim denemeleri başlamış, sonlarına doğru koyun, keçi gibi sürüler halinde tutulabilen hayvanlar evcilleştirilmiştir. Yaşam şartları ve beslenme yöntemlerinin değişmesi yeni teknolojilerin geliştirilmesine yol açmış, sürekli bir arada yaşamanın getirdiği yeni koşullar karşısında da yeni bir sosyal yapılanma doğmuştur. Kısaca özetlersek, tarihöncesi arkeolojisinde “Akeramik” ya da “Çanak Çömleksiz Neolitik” olarak adlandırılan, “Besin Üretimine ve Yerleşik Köy Yaşantısına Geçiş Dönemi” olarak da tanımlanan, günümüzden önce yaklaşık 10.000-8.000 yılları arasındaki dönem, Yakındoğu insanının yaşamında köklü değişikliklerin olduğu, yeni toplumsal ve ekonomik bir düzenin oluştuğu, uygarlık tarihinin önemli aşamalarından biridir.
Tarihöncesi geçmişimizin en önemli dönemlerinden biri olarak kabul edilen bu dönem üzerine en eski ve zengin verileri içeren değişik hayvan ve bitki türlerinin ortamlarında evcilleştirildiği Yakındoğu’da yoğun çalışmalar yapılmış ve yapılmaktadır. Anadolu’da ise bu araştırmalar, özellikle Güneydoğu Anadolu’da, 1963 yılından itibaren başlamış ve günümüzde de birkaç yerleşmede sürdürülmektedir. Bu araştırmalar sonucunda, Güneydoğu Anadolu’nun Çanak Çömleksiz Neolitik dönemi kısmen aydınlatılmış ve Yakın Doğu’nun diğer bölgeleri ile karşılaştır-malar sonucu bu dönem için anahatlarıyla ortak bir kültür söz konusu olmakla birlikte, değişik ortamlar-daki bölgelerde farklı yaşam biçimlerinin geliştirilmiş olduğu ortaya çıkmıştır. Avcılık ve bitki toplayıcılığına dayalı göçebe yaşamdan, besin üretimi ve hayvancılığa dayalı yerleşik köy yaşantısına geçiş süreci içinde Çayönü’nün önemli bir yeri vardır.
.....
Şevket Beysanoglu
Diyarbakır: Müze Şehir
YKY
Yapı Kredi Yayınları
Diyarbakır: Müze Şehir
Hazırlayanlar:
Dr. Şevket Beysanoglu
M. Sabrı Koz - Emin Nedret İşli
YKY
İstanbul
Yapı Kredi Yayınları -1271
Diyarbakır Müze Şehir
Hazırlayanlar:
Dr. Şevket Beysanoğlu - M. Sabri Koz - Emin Nedret İşli
Kitap Editörü: Selahattin Özpalabıyıklar
Grafik Tasarım: Tamer Kayaş
Kapak Fotoğrafı: Albert Gabriel
Baskı ve Renk Aynmı: Promat A.Ş.
I. Baskı: İstanbul, Aralık 1999
ISBN 975-363-927-9
© Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık Ticaret ve Sanayi A.Ş. 1999
Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık Ticaret ve Sanayi A.Ş.
İstiklal Caddesi, No.285 Beyoğlu 80050 İstanbul
Tel.: (0 212) 252 47 00 (pbx)
Faks: (0 212) 293 07 23
http://www.ykykultur.com.tr
http://www.shop.superonline.com/yky
E-posta: ykkultur@ykykultur.com.tr