La bibliothèque numérique kurde (BNK)
Retour au resultats
Imprimer cette page

XVI. Yüzyılda Mardin Sancağı


Auteur :
Éditeur : İstanbul Üniversitesi Edebıyat Fakültesi yayınları Date & Lieu : 1969, İstanbul
Préface : Pages : 204
Traduction : ISBN :
Langue : TurcFormat : 160x230 mm
Code FIKP : Liv. Tr.Thème : Général

Présentation
Table des Matières Introduction Identité PDF
XVI. Yüzyılda Mardin Sancağı

XVI. Yüzyılda Mardin Sancağı

Nejat Göyünç

İstanbul Üniversitesi Edebıyat Fakültesi yayınları

Coğrafi yeri: Mardin güzel yurdumuz Türkiye'nin Güney-doğu Anadolu bölgesinde, 12.760 km2 yüzölçümünde ve 1960 sayımına göre, 353.411 kişi nüfusu olan bir vilâyetimizin merkezidir. Bölgedeki, Mardin-Midyat eşiği adı verilen ve üzerinde birçok tepeler bulunan yüksek plâto, batıda Diyarbekir'in güney-batısındaki Karacadağ'dan, güney-doğuda Dicle kenarında Cizre'ye kadar devam eder. Bu plâto, aynı zamanda, Yukarı Mezopotamya'nın su bölümü hattını teşkil eder1. Plâtonun, Mardin'in doğusunda kalan, hemen hemen kalkerden ve yer yer bazalt yığınlarından mürekkep olan kısmı Cebel-i Tûr ve Tûr ‘Abdin2 diye meşhurdur; en önemli ve en büyük şehri, bu havalinin merkezi adde-dilen Midyat'tır.

Mardin, Tûr ‘Abdin bölgesinin en batı ucunda ve Diyarbekir-Nusaybin yoluna hâkim ve bu yolu tamamen kontrolu altında tutan Mardin dağı'nın zirveden hemen 100 m. aşağısında, onun güneye bakan sırtlarında bulunur. Mardin'in kuzey-batısında uzanan kısım ise, mazı ağaçları ile örtülü olup Mazı-dağı diye anılır.

.....



ÖNSÖZ

Osmanlı İmparatorluğu arşivlerinden devrimize intikal eden on binlerce defter arasında Tapu-Tahrir Defterleri'nin, bu imparatorluğun hakiki yapısını, sosyal bünyesini ve müesseselerini meydana çıkarmak bakımından olduğu kadar, bu muazzam Türk İmparatorluğunun yayıldığı ülkelerin de mahalli tarihlerini, kültürel, ekonomik ve sosyal durumlarını aydınlatmak bakımından büyük önem taşıdıkları malûmdur. Bu husus çeşitli fırsatlarda belirtilir, durur. Böyle olmasına ve Türk Tarih Kurumu'nun bu defterlerin yayınlanması hakkında 1947'de bir karar almış ve iş bölümü yapmış olmasına rağmen, bu sahadaki neşriyat, 1943'de L. Fekete'nin Estergon sancağı Mufassal Defteri hariç, H. İnalcık, T. Halasi-Kun ve H. Şabanoviç'inkilere münhasır kalmıştır. Tapu-Tahrir Defterleri'nden faydalanarak imparatorluğun bir bölgesinin umumî olarak tanıtılmasını hedef tutan kısa yayınlar ise daha fazla rağbet bulmuştur. Bu defterlerin önemlerinin pek büyük bulunduğunun ifade edilmesine mukabil, onların, neşri sahasındaki kısırlık, kanaatimizce, hazırlık safhasında bilhassa yer ve şahıs isimleri gibi özel isimlerin ve bazı vergi terimlerinin okunuşunda rastlanılan büyük güçlüklerden doğmaktadır. Üstelik, büyük çabalar ve sabırlı bir çalışmanın sonucunda meydana getirilecek eser de daha sonraki araştırıcılara ham madde kaynağı ve külliyâtı teşkil edecektir.

Yukarıdaki mülâhazalar göz önünde bulundurularak, aşağıda sunulan araştırma, 1518-1564 gibi hemen hemen elli senelik bir süre içerisinde tertiplenen ve aynı sancağın dört ayrı tarihteki durumunu gösteren dört Tapu-Tahrir Defteri'nden doğrudan doğruya faydalanılması ve elde edilen bilgilerin mukayese yolu ile değerlendirilmesi sureti ile sancağın ve merkezinin nüfusunu, onu terkip eden unsurları, nüfus hareketlerini, ekonomik gelişmeyi, osmanlı hakimiyetinin bu bölgedeki etkilerini ortaya çıkartmak gayesini gütmektedir. İnceleme mahalli olarak Mardin sancağı'nın seçilmesinde, tamamen, 1951-1954 yılları arasında Lise Tarih Öğretmeni olarak bulunduğumuz bu sevimli yurt köşesinin hatirşinas ve kadirbilir halkının gösterdiği teveccüh ve yakınlığa karşı tarafımızdan duyulan sevgi ve minnettarlığın -kent-lerinin ve çevresinin tarihi ile ilgili bir araştırma yapmak sureti ile- ifadesi arzusu başlıca rolü oynamıştır. Bu arada, beni daha 1952 - 53 yıllarında Mardin'in tarihi ile uğraşmağa teşvik eden, o tarihlerde Mardin'de Cumhuriyet ilkokulu başöğretmeni olan merhum Gani Taşkent'i de anmak yerinde olur.

İncelemenin ana kaynakları İstanbul'da Başbakanlık Arşivi'ndeki ve Ankara'da Tapu ve Kadastro Umum Müdürlüğü Kuyûd-u Ka-dime Arşivi'ndeki Tapu-Tahrir Defterleri ve Diyarbekir'de Ziya Gökalp Müzesi'ndeki Mardin Şeriyye Sicilleridir. Bibliyografyada görüleceği gibi, Arşivlerimizdeki diğer belgelerden ve defterlerden, yabancı seyahatnâmelerden faydalanılmış, Mardin'de İl-Halk Kitaplığı'ndaki Abdüsselâm Efendi'ye ait yazma Mardin Tarihi, halen bakıyyesi dahi kalmayan bir çok tarihi eserin yerinin tesbitinde en büyük yardımcımız olmuştur. Eldeki Tapu-Tahrir Defterleri'nin sonuncusu 1564 tarihine ait olmakla beraber, inceleme zaman bakımından XVI. yüzyıl sonuna kadar genişletilmiş, buna rağmen, eserin baş tarafına bölgenin osmanlılardan önceki devresi hakkında kısa bir giriş ilâvesi ile, XVI. yüzyıldan sonrası için de elde mevcut bir kısım bilgilerin çeşitli bölümlerde konuya bir bütünlük kazandırmak bakımından verilmesi faydalı görülmüştür.

1526 tarihinde Mardin sancağı dahilindeki iskân yerlerini göstermek gayesi ile eklenen harita üzerinde köylerin isimlerinin yazılmayarak yerlerine birer numara verilmesi ve bunların ekli bir listede belirtilmesi, haritanın kullanılışı bakımından daha faydalı ve pratik görüldüğü içindir. Mardin şehri plânında ise, bu gün mevcut olmayan ve fakat yerleri tesbit edilebilen tarihi eserler gösterilmiş, böylelikle XVI. yüzyılda şehrin vechesinin ortaya çıkarılmasına çalışılmıştır. Bununla beraber, eserlerin yerlerinin okuyucular tarafından daha iyi anlaşılabilmesi için, plânda bugünkü mahalleler de gösterilmiştir.

Kitaba, bazı tashih hataları olmakla beraber. ayrı bir düzeltme cetveli konulmasından kaçınılmış, fakat 107. sahifedeki "Câmi-i ke-bîr'in inşa tarihinin 1176 (572 )„ şeklinde düzeltilmesinin burada belirtilmesi uygun görülmüştür.

Çalışmalarımızı, büyük bir hoşgörürlülükle madden ve manen destekleyen hocam Prof. M. T. Gökbilgin'e, zaman zaman fikirlerinden faydalandığım veya çeşitli yardımlarını esirgemeyen kıymetli arkadaşlarım Doç. Dr. B. Kütükoğlu'na, Doç. Dr. C. Orhonlu'ya, Doç. Dr. M. Özergin'e, ermeniceden Mardin'le ilgili bir parçanın tercümesi zahmetine katlanan sayın Bay H. Andreasyan'a, harita ve plânın nefis bir şekilde çizilmesine büyük çaba harcayan aziz arkadaşlarım Asistan Dr. M. Bener ve Asistan K. Göçmen'e, Mardin'e son yıllarda yaptığım müteaddit gezilerde bana çevreyi görmek ve tanımak imkânını sağlayan başta Veysi ve İsmet Muharremoğlu kardeşler olmak üzere bütün Mardin'li dostlara, halen çeşitli vazifelerde bulunan eski öğrencilerime, Mardin şehrine ait haritada tarihî eserlerin yerlerinin tesbitinde yardım eden öğrencim Lutfullah Artık'a, kitabın basılmasını uygun gören Fakültemiz Yönetim Kurulu üyeleri ile dizgi ve baskı işlerine büyük bir titizlik gösteren Edebiyat Fakültesi Basımevi mensuplarına burada açık teşekkürlerimi belirtmek benim için mutluluktur.

Nejat Göyünç



Giriş

Coğrafi yeri: Mardin güzel yurdumuz Türkiye'nin Güney-doğu Anadolu bölgesinde, 12.760 km2 yüzölçümünde ve 1960 sayımına göre, 353.411 kişi nüfusu olan bir vilâyetimizin merkezidir. Bölgedeki, Mardin-Midyat eşiği adı verilen ve üzerinde birçok tepeler bulunan yüksek plâto, batıda Diyarbekir'in güney-batısındaki Karacadağ'dan, güney-doğuda Dicle kenarında Cizre'ye kadar devam eder. Bu plâto, aynı zamanda, Yukarı Mezopotamya'nın su bölümü hattını teşkil eder1. Plâtonun, Mardin'in doğusunda kalan, hemen hemen kalkerden ve yer yer bazalt yığınlarından mürekkep olan kısmı Cebel-i Tûr ve Tûr ‘Abdin2 diye meşhurdur; en önemli ve en büyük şehri, bu havalinin merkezi adde-dilen Midyat'tır.

Mardin, Tûr ‘Abdin bölgesinin en batı ucunda ve Diyarbekir-Nusaybin yoluna hâkim ve bu yolu tamamen kontrolu altında tutan Mardin dağı'nın zirveden hemen 100 m. aşağısında, onun güneye bakan sırtlarında bulunur. Mardin'in kuzey-batısında uzanan kısım ise, mazı ağaçları ile örtülü olup Mazı-dağı diye anılır.

.....

1 Bölgenin coğrafyası ve jeolojisi için bk. J. Cernik, Technische Studien-Expedition durch die Gebiete des Euphrats und Tigris, Petermann's Mitteilungen, Ergaenzungsheft No. 45, 1876, 16 vd.; E. Chaput, Türkiye'de jeolojik ve jeomorfojenik tetkik seyahatleri, türk. terc. A. Tanoğlu, İstanbul 1947, indeks; A. Ardel, Güneydoğu Anadolu'da coğrafî müşahedeler, Türk Coğrafya Dergisi, XVII, 1961, 140-8; aynı yazar, Observations géographiques dans la partie sud-est de la Turquie, Review of the Geographical Institute of the University of Istanbul, VIII, 1962, 82-3; N. Tolun, Z. Ternek, Mardin bölgesinin jeolojisi, Türkiye Jeoloji Kurumu Bülteni, III, 1952, 1-16; C. Ritter, Die Erdkunde von Asien, Berlin 1844, Xl, 379 vd.; S. Macar, Mardin ili dahilinde köy ve kasabalarda mesken tipleri, İstanbul Üniversitesi Coğrafya Bölümü lisans tezi, 1950.

2 Bk. A. Socin, Zur Geographie des Tûr Abdin, ZDMG, XXXV, 1881, 237-69; M. Streck, Tûr 'Abdin, EI, IV, 943-9; H. Anschütz, Eine Reise zu den Syrischen Christen am Rande des Taurus in der südöstlichen Türkei, Kyrios, Berlin, Neue Folge, J. 7, 1967, 41-51 (Fr. Anschütz'e makalesinin bir suretini lûtf ettiği için müteşekkirim); Mar lgnatios Efram el-evvel Barsom, Târîh-i Tûr 'Abdîn, Bağdad ve Basra 1963.




Fondation-Institut kurde de Paris © 2024
BIBLIOTHEQUE
Informations pratiques
Informations légales
PROJET
Historique
Partenaires
LISTE
Thèmes
Auteurs
Éditeurs
Langues
Revues