La bibliothèque numérique kurde (BNK)
Retour au resultats
Imprimer cette page

Kürt kadın hakları ve özgürlükleri sözleşmesi


Auteur :
Éditeur : Compte d'auteur Date & Lieu : 2004, London
Préface : Pages : 8
Traduction : | ISBN :
Langue : TurcFormat : 210x295 mm
Code FIKP : Liv. Tr.Thème : Général

Présentation
Table des Matières Introduction Identité PDF
Kürt kadın hakları ve özgürlükleri sözleşmesi

Kürt İnsan Hakları Projesi

Kürt bölgelerindeki ve diasporadaki
kadınların hakları ve özgürlükleri sözleşmesi

Compte d'auteur


Adalet ve eşitliğin; siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik güvenliğin ve kişi haklarının korunmasının güvencesinin temelinin hukuk olduğunu kaydederek;

Kürt bölgelerinde modern bir toplumun sağlam bir şekilde kurulmasının sadece demokrasi ve eşitlik yoluyla başarılabileceği inancıyla;

Dinin devlet işlerinden ayrı tutulmasıyla özgür demokratik bir toplumun garanti alınabileceği inancıyla;

Yasal düzenlemelerin, Birleşmiş Milletler Sözleşmesi, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, insan hakları ile ilgili uluslararası sözleşmeler ve diğer sözleşmeler, kararlar, deklarasyonlar ve tavsiye kararları ile bir sistem olarak ortaya çıkan uluslararası insan hakları temelinde inşası, ıslâh edilmesi ...



ÖNSÖZ


Kadınlara yönelik olarak küresel düzeyde varolan ayrımcılık özellikle etnik, dini ve diğer türden ayrımcılıklarla birleşince daha zarar verici bir düzeye gelmektedir. Bu sebeple Kürt çoğrafyasında ve diasporadaki kürt kadını en üst düzeyde sorunlarla karşı karşıya bulunmakta, bir kaç cephede ayrımcılığa karşı mücadele etmektedir ve çoğunlukla politik temsil ve uygun yasal haklardan mahrum durumdadır.

Türkiye, Irak, İran ve Suriyenin paylaştığı coğrafi sınırların dahilinde çok sayıda farklı etnik topluluk yaşamaktadır. Bunlar içinde 30 milyonu aşan nüfusu ile Kürtler en büyük topluluk durumundadır. Stratejik açıdan oldukça önemli bir bölgede yaşamaları sebebiyle Kürtler sürekli olarak baskıların ve askeri saldırıların etkisi altında yaşadılar. Bu açıdan özellikle Kürt kadınları savaşların tahrip edici etkisi, askeri saldırılar ve ekonomik ambargolardan olumsuz etkilenmektedir. Yaşanan çatışmalardan kaynaklı olarak sürgün edilen yada zorla başka bir yere yerleştirilen milyonlarca kadın ya sığınmacı olmuş ya da zorla göç ettirilmiş insanlar olarak yaşamlarını sürdürmektedir.

Suriye’de 300.000 fazla Kürdün vatandaşlık hakkından yoksun olması özellikle kadınları sosyal ve ekonomik problemler olmak üzere çok çeşitli sorunlar ile karşı karşıya bırakmaktadır. Mal edinme, iş yada toprak edinme hakkı, Kürt olmayanlarla aynı koşullarda devlet destekli eğitimden yararlanma ve hukuki temsil hakkı, Suriye pasaportu ve vatandaşlığını taşıma hakkı, ülkeden ayrılma hakkı ve yasal evlilik hakkı Kürtlerin bu ülkede inkar edilen haklarından bir kısmıdır. İstihdam imkanlarının kısıtlı olması ve bunun sonucu olarak gelişen yaygın yoksulluktan en fazla etkilenen kesim kadınlardır. Bu açıdan genelde kürt kadınlarından beklenen çocuklarını yetiştirmesidir ve bunu yaparken devlet destekli herhangi bir sağlık bakımı imkanından faydalanamamaktadırlar.

Irak’ta Saddam Hüseyin'in zalimane rejiminin etkileri halen hissediliyor. Halepçe şehrinde kimyasal silahlar kullanılarak 5.000’den fazla sivilin öldürülmesi, aynı zamanda 180.000 insanın ölümüne ve yaklaşık 1,5 milyon insanın yerinden edilmesine yol açan Anfal kampanyasının bir parçasıydı. Yüzbinlerce kadın Araplaştırma politikasının bir sonucu olarak, özellikle bugünlerde daha fazla gündemde olan ve gelecekte ki muhtemel çatışmaların yaşanacağı alanlardan biri olarak tahmin edilen petrol kaynakları zengin olan Kerkük gibi bir şehrinde dahil olduğu stratejik açıdan önemi olan yerlerdeki evlerinden zorla uzaklaştırmıştır. 2003 yılından itibaren Amerika Birleşik Devletleri öncülüğünde gerçekleştirilen işgal ile birlikte bölgede yaşayan nüfusun insan hakları ve güvenliği ile ilgili bir dizi sorunun henüz çözümlenmesi beklenmektedir.

İran'daki Kürtler ise eşit olmayan politik ve sosyal haklar sorununun yanısıra dolaylı yoldan dini ayrımcılıkla da karşı karşıyadırlar. İfade ve örgütlenme özgürlüğü önündeki engellemeler yerel ve uluslararası hükümet dışı örgütlerin kadın ve insan hakları alanındaki faaliyetlerini engellemektedir. Kürt kadınları, İrandaki bütün kadınlar gibi anayasa ve yasaların kadın erkek eşitliğini kabul etmemesi ve ceza yasasının ailenin namusunu kirlettiği düşünülen kadının öldürülmesini haklı görmesi uygulamalarından dolayı sıkıntılar yaşamaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti Anayayası Kürtleri toplam nüfusun dörtte birini oluşturmalarına rağmen ulusal bir topluluk veya etnik azınlık olarak kabul etmemektedir. Ekonomik veya politik faaliyetler içerisinde yeralan ve açıkça kendisini Kürt olarak ifade eden herhangi bir insan rahatsız edici saldırı ve soruşturmalara maruz kalmaktadır. Bir dizi reform sayesinde Türkçeden başka dillerde (örneğin Kürtçe) eğitim ve yayın yapılması önünde ki yasaklar kaldırılırken, bu reformların tam olarak uygulanmaması ülkenin her yanında yaygın olarak öğrenci, gazeteci ve yayın organlarının yanısıra pek çok insanın soruşturmalarla karşılaşmasına sebep olmaktadır. Silahlı çatışma sürecinde uygulanan yerlerinden edilme politikasından etkilenen 3 milyonun üzerindeki Kürdün Güneydoğuda ki köylerine ve diğer yerleşim yerlerine dönmeleri halen mümkün değildir. Kürt Kadınların maruz kaldığı insan hakları ihlalleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından da tartışmaya imkan bırakmayacak derecede tespit edilmiştir.

Bu ülkeler Kürtlere karşı ortak ve düşmanca bir politika izlemektedirler. Kürtlerin yaşadığı bütün parçalarda ki yönetimlerin Kürtlerin çıkarına olan her faaliyeti bastırmada ki kararlılıkları Kürt kadınlarının eşit haklar mücadelesinide sınırlamaktadır. Kürtler Ortadoğu, Amerika, Avustralya, Asya ve Avrupanın genelinde en göze çarpan göçmen ve sığınmacı topluluklardan biridir. Bu bile tek başına Kürtlerin yaşadığı coğrafyada ki insan hakları ihlallerinin bütün dünyanın sorunu olarak görülmesi için yeterli bir sebeptir.

Bu tabloya rağmen Kürt kadınları insan haklarının uygulanması, hukukun üstünlüğü ilkesinin yerleşmesi, eşit haklar ve güçlü bir sivil toplum için zorlu bir mücadele yürütmektedir. 1991 yılındaki Körfez Savaşı sonrası, Irak Kürdistanı'nda oluşan Kürt otonom yönetimi ve etnik baskının ortadan kalkması bir dizi örgütün kadın hakları için yaptığı kampanyaların önünü açtı. Değişik kadın hakları örgütleri bu alanda gözle görülür gelişmeler sağladılar. Bürokratik engellemeler ve rahatsız edici yaklaşımlara rağmen bu tür örgütler Türkiye’de de mevcuttur.

Bu bölgelerin dışında kalan yerlerde ise bu tür örgütlerin varlığı tasavvur bile edilememektedir.

Kürtlerin yaşadığı bölgeler ve diasporadaki kadınların hakları ve özgürlükleri sözleşmesi, özel ve politik yaşamda kadınlara yönelik her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılmasına vurgu yapmaktadır. Aynı zamanda Kürt Kadınlarının politik, ekonomik, eğitim, kültürel ve diğer alanlara katılımına ve politik, dini yada herhangi birbaşka inanca bakılmaksızın herkese kadın haklarının uygulanmasına vurgu yapmaktadır.

Bu sözleşme Kürt İnsan Hakları Projesi (KHRP) ve Kürt Kadınlarının Projesi (KWP) tarafından ortak bir çaba ile hazırlanıp basılmıştır. Ortaya çıkacak ihtiyaçların devamlı olarak cevaplanması için hazırlanmış canlı belgelerden biridir. Bu çalışma Kürt Kadınlarının Sözleşmesi Ağının parçası olan sürgünde ki belli bir sayıda ki Kürt kadını tarafından başlatılmış ve sürekli bir şekilde geliştirilerek Kürt bölgelerinde ve diasporada yaşayan Kürt kadının ihtiyaç ve isteklerini doğru olarak tespit etmeyi sağlamaya çalışmıştır. Bütün kürt bölgelerinde, özelliklede Irak Kürdistanı ve diasporadaki çok sayıda, birey, insan hakları ve kadın hakları alanındaki hükümet dışı örgüt, insan hakları savunucuları ve akademisyenlere katkı ve yardımları için müteşekkiriz.

Bu sözleşme Kürt bölgesindeki vatandaşlara ve buna ek olarak aynı bölgelerdeki ulusal, uluslararası ve hükümet dışı örgütlere, diasporada ise Birleşmiş Milletler, Avrupa Parlamentosu, insan ve kadın hakları örgütleri, siyasi partiler, kültür kurumları ve akademik enstitülere sunulacaktır. Baas'çı rejimin yıkılması ile bilikte gerçek anlamda katılımcı demokrasinin himayesi altında hukukun üstünlüğünü kurma fırsatı yakalanmıştır. Bu sebeple sözleşme aynı zamanda Irak ve Irak Kürdistanı'nda hukuku düzenleyen ve uygulayan camialara da sunulacaktır.

Bununla ilgili kurumlardan özellikle Kürt Parlamentosu ve Kürdistan Bölgesel Hükümetinin Kürt bölgesi ve diasporadaki kadınların hakları ile ilgili bu belgeyi destekleyeceğini umut ediyoruz. Bu kurumları sözleşme'nin özünde ve yazılı örneğinde belirlenmiş hak ve gereklilikleri iç hukukta düzenlemeye davet ediyoruz.

Kerim Yıldız
Direktör

Shne Hedati,
Mahabad Qaradaghi
Monireh Moftizadeh
İcra Heyeti Kürt

İnsan Hakları Projesi
Kürt Kadınlarının Projesi
(Eski adıyla Kürt Kadınlarının Sözleşmesi Ağı)



Kürt bölgelerindeki ve diasporadaki kadınların hakları ve özgürlükleri sözleşmesi

Adalet ve eşitliğin; siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik güvenliğin ve kişi haklarının korunmasının güvencesinin temelinin hukuk olduğunu kaydederek;

Kürt bölgelerinde modern bir toplumun sağlam bir şekilde kurulmasının sadece demokrasi ve eşitlik yoluyla başarılabileceği inancıyla;

Dinin devlet işlerinden ayrı tutulmasıyla özgür demokratik bir toplumun garanti alınabileceği inancıyla;

Yasal düzenlemelerin, Birleşmiş Milletler Sözleşmesi, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, insan hakları ile ilgili uluslararası sözleşmeler ve diğer sözleşmeler, kararlar, deklarasyonlar ve tavsiye kararları ile bir sistem olarak ortaya çıkan uluslararası insan hakları temelinde inşası, ıslâh edilmesi ve uygulanmasının önemini kaydederek;

Bir demokratik toplumda garanti altına alınmış olan hakların ihlâli ve kadınlara karşı ayrımcılık gütmek amacıyla dinin kötüye kullanıldığı kaygısını taşıyarak;

Kadın ve erkek arasında tam bir eşitliği gerçekleştirmek için Kürt toplumunda ve Kürt ailesi içinde kadının rolü kadar erkeğin geleneksel rolünün de değişmesi gerektiğinin bilincinde olarak;

Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAW) ve Kadınlara Yönelik Şiddetin Önlenmesi Bildirgesi'nde ortaya konulan prensiplerin hayata geçirilmesi kararlılığıyla, ve buna bağlı olarak, Kürt diasporasında yer alan ve Kürt bölgelerinde yaşayan tüm kadınların köklü değişimine yol açmak amacıyla Kürt kadınlarının eşitlik için ileri sürdükleri taleplerinin altını çizmeyi gerekli görerek aşağıda belirtilen çağrıyı yapmaktayız:

.....

 




Fondation-Institut kurde de Paris © 2024
BIBLIOTHEQUE
Informations pratiques
Informations légales
PROJET
Historique
Partenaires
LISTE
Thèmes
Auteurs
Éditeurs
Langues
Revues