La bibliothèque numérique kurde (BNK)
Retour au resultats
Imprimer cette page

Hêviya gel, hejmar 23


Auteur :
Éditeur : Compte d'auteur Date & Lieu : 1989, Stockholm
Préface : Pages : 16
Traduction : ISBN :
Langue : Kurde, TurcFormat : 210x295 mm
Code FIKP : Liv. Ku. Tr.Thème : Politique

Présentation
Table des Matières Introduction Identité PDF
Hêviya gel, hejmar 23

Versions


Hêviya gel, hejmara 23

TSK

Compt d'auteur

Dokuz yıldan beri baskı allında tutulan, tüm demokratik hakları elinden alınan ve ekonomik olarak açlığın sınırını aşan işçiler patladı; "açız aç" diye meydanlara döküldü. Polis barikatları, joplamalar, işveren tehditleri kar etmiyor. Yasaklar zincirini adım adım kırıyor, barikatları bir sel gibi aşıyorlar. Toplu vizite, topluca işe geç başlama, işi yavaşlatma, duymamak ve konuşmamak türünden eylemlerle işçi direnişi devam ediyor. 7 Mart'ta başlayan bu eylemliliğe Nisan sonlarına kadar 470 bin işçi katıldı. Başta İskenderun Demir çelik olmak üzere birçok iş yerinde üretim % 70 oranında düştü. İşçiler 9 yıldan ...



Karkerên hemû welatan û gelên bindest yek bin!


YARIM MİLYON İŞÇİ MEYDANLARDA


Açlar ayağa kalktı!

Dokuz yıldan beri baskı allında tutulan, tüm demokratik haklan elinden alınan ve ekonomik olarak açlığın sınırını aşan işçiler patladı; "açız aç" diye meydanlara döküldü. Polis barikatları, joplamalar, işveren tehditleri kar etmiyor. Yasaklar zincirini adım adım kırıyor, barikatları bir sel gibi aşıyorlar. Toplu vizite, topluca işe geç başlama, işi yavaşlatma, duymamak ve konuşmamak türünden eylemlerle işçi direnişi devam ediyor. 7 Mart'ta başlayan bu eylemliliğe Nisan sonlarına kadar 470 bin işçi katıldı. Başta İskenderun Demir çelik olmak üzere birçok iş yerinde üretim % 70 oranında düştü. İşçiler 9 yıldan beri gasp edilen ekonomik ve demokratik haklarını istiyor ve bunda diretiyor. Anlaşma sağlanmazsa Mayıs ayında 250 bin işçi greve çıkacak.

İşçiler bir yandan işverene karşı bu zorlu savaşımı yürütürken; diğer yandan, gözü-kulağı "kendi" sendika yöneticilerinde. Türk-iş yönetiminin uzlaşmacı ve ürkek tavn bunu gerektiriyor. İşçiler zaman zaman kendi sendikalarını basarak yöneticilerini uyarmak zorunda kalıyor. Bu nedenle, "Hükümet istifa", "işçiler el ele genel greve", "demokrasi nerede", "açız aç" sloganları yanında, "işçileri satmayın, geri adım atmayın!" sloganı da işçilerin şiarı olmuş durumda.

Özal işçilerin birliğini bozmak için "işçileri kışkırtan var" dediyse de, tutmadı. İşçiler maaş bordrolarım göstererek ve bizi "Özal kışkırtıyor" diyerek en güzel cevabı verdiler. Bu işte "diyalektiğin parmağı" olduğunu anlatmaya çalıştılar.

İşçilerin, bu haklı davalarında, tüm emekçilerin, ilericilerin, demokratların desteğini almış olduğu doğrudur. Ancak, işi örgütleyen, önderliğini yapan ve yürüten bizat işçilerin kendisidir. Ve bugünkü mücadelesi ekonomik ve demokratik haklar çerçevesindedir. Her ne kadar, "hükümet istifa" sloganını atıyor ise de, kendisini iktidara aday görmüyor; göstemiyor. İşçi sınıfı adına yola çıkan partiler, örgütler ise, olaylara öncülük etmek, mücadele içinde yetişen işçileri ileriye yöneltmek, onlara iktidar hedefini göstermekten oklukça uzaklar. Bugünkü halleriyle, işçi sınıfının direnişini bildirilerle desteklemekten ve onun ardında sürünmekten öte birşey yapamıyorlar. Acı ama gerçek olan budur.

Gelişen eylemler, işçi sınıfına iktidar hedefinde ihtiyaç duyduğu önderliği yaratmak ve onu Kürdistan'da gelişen ulusal demokratik mücadeleyle bütünleştirerek ileri götürmenin aciliyetini bir kez daha göze batırıyor.




Fondation-Institut kurde de Paris © 2024
BIBLIOTHEQUE
Informations pratiques
Informations légales
PROJET
Historique
Partenaires
LISTE
Thèmes
Auteurs
Éditeurs
Langues
Revues