La bibliothèque numérique kurde (BNK)
Retour au resultats
Imprimer cette page

Lozan, Birinci Cilt


Auteur :
Éditeur : Ahmet İhsan Matbaası Date & Lieu : 1933-01-01, İstanbul
Préface : Pages : 464
Traduction : ISBN :
Langue : TurcFormat : 165x240 mm
Code FIKP : Liv. Tur. Cem. Loz. 1 4921Thème : Général

Présentation
Table des Matières Introduction Identité PDF
Lozan, Birinci Cilt


Lozan, Birinci Cilt

M. Cemil

Ahmet Ihsan Matbaası


1. Dünya Harbi nasıl başladı 2. Bunun önü alınamazımydı ? 3. Mes'uliyeti meselesi

Dünya Harbi: Dünya harbi, dünya kurulalı insanlığın başına gelen en büyük musibettir. Bütün dünya, hele Avrupa, dört sene üç ay, hep artan bir coşkunlukla kan ve ateş içinde çalkandı. İnsanlar havada, suda, toprakta durmadan boğuştular, boğazlaştılar. Her memlekette en yiğit oğullar öldü, en şen ocaklar söndü, analar oğulsuz, kadınlar dul, çocuklar öksüz, yurtlar bakımsız kaldı. Herkes, gittikçe artan bir yokluk ve kıtlık içinde aç kaldı. En iyi telâkkiler çöktü.

Tarihte yüz sene, otuz sene, yedi sene sürmüş harpler var. Gene tarihte cihangirlik harpleri, din harpleri, milliyet ...


Lozan, büyük bir eserin, ancak bir sayıfasıdır.
Eseri yaratana bağlılığımız ebedidir.
İsmet Paşa


ÖN SÖZ

Lozan, bir kelime ile söylenmek istenirse, istiklâldir. Ben, bunun için koca bir kitap yazdım. Kitap, bu istiklâli elde edişin, hukuku düvel bakışından, hikâyesidir.

Lort Kürzon, Lozanda bir çekişme sırasında İsmet Paşaya, bütün ömrünce tarih ile uğraştığını söylemişti. Tarih, yalnız geçmişi canlandırdığı için değil, dünü anlatırken bugünü ve yarını da aydınlattığı içindir ki her memlekette çok okunur. Hele bu tarih, yirminci asrın içinde, efsane sayılacak bir hâdisenin hikâyesi olursa.

İsanın en büyük mucizesi, ölüyü diriltmektir. Benim hikâyesini yazdığım hâdise, bütün bir milletin ölümden dirilişidir. Tarihte, öldükten sonra dirilmiş milletler yok değildir. En yeni olarak, Çekoslovakya, Polonya uzun bir ölümden sonra dirildiler. Ancak, onların yeniden dirilişi, daha ziyade, siyasî kombinezonlar neticesidir. Türk milletinin dirilişi, sırf kendi eseridir ve ona mucizeliği veren de budur.

Mucize dedim; Osmanlı İmparatorluğunun son iki asırlık inhitat tarihi göz önüne alınırsa, bu diriliş, hakikaten mucizedir. Fakat, Türk milletinin bütün tarihi itibarile düşünülürse bu, dünya tarihini büyüklüklerile dolduran Türk milletinin sadece bir uyanışıdır. Zaten İçtimai hayatta mucize yoktur. Türk milleti, kendisini öldürmek için uzanan elleri kırdı ve boynuna takılmak istenilen ölüm ilâmını yırtarak, yirminci medeniyet asrının yüzüne fırlattı.
Kurtuluş savaşında Türklüğün filen elde ettiği neticeyi devletler Lozanda kabul ettiler ve çok güçlükle kabul ettiler. Onun için Lozan, istiklâldir.

Ben, kurtuluşun, millî mefahirimizden saydığım bu safhasını yazmak istedim. Ancak, gündüzün aydınlığı gecenin karanlığı görülmeden, sağlığın kadri hastalık çekilmeden ve ölüm göz önüne getirilmeden, hürriyetin bahası hürriyetsizliğin ve köleliğin acıları duyulmadan iyi anlaşılamaz; şeyler zıtlarile açılır. Bu sebeple, Lozana, Türklüğün ölüm ilâmı olan Mondros ve Sevr ile başladım. Buna da, bunları getiren dünya harbi ile ve bu harbe Osmanlı devletinin karışmasile girdim. Kurtuluştan da, en çok, beynelmilel mahiyeti itibarile bahsettim. Birinci cilt bunlardır.

İkinci cilt sırf Lozandır.
Kitabımı yazarken, hukuk tekniğinin sert ve kuru metoduna bağlanmadım. Öyle olsaydı, eser yalnız mütehassısların işine yanyan bir müracaat kitabı olurdu. Ben, her sınıf halkın okuyabileceği yolda yazmağı tercih ettim.
Beni böyle bir kitap yazmıya sevkeden şey, sırf bir minnet borcunu ödemedir. Istiklâlsizlik bir millet için ölüm kadar acıdır. Ben, istiklâlsizliğin acısı ile, kürsüsünde senelerce kıvranan bir hoca idim. İstiklâl ile doğan günün sevincini, bu sebeple, en çok duydum ve bunu ifade etmek istedim.

Devletler istiklâlimizi Lozanda kabul ettiler. Bunun için, kitabımın adını Lozan koydum.
Çankaya 19/5/933



Giriş

Dünya Harbi


Birinci Bölüm

1. Dünya Harbi nasıl başladı 2. Bunun önü alınamazımydı ? 3. Mes'uliyeti meselesi

Dünya Harbi: Dünya harbi, dünya kurulalı insanlığın başına gelen en büyük musibettir. Bütün dünya, hele Avrupa, dört sene üç ay, hep artan bir coşkunlukla kan ve ateş içinde çalkandı. İnsanlar havada, suda, toprakta durmadan boğuştular, boğazlaştılar. Her memlekette en yiğit oğullar öldü, en şen ocaklar söndü, analar oğulsuz, kadınlar dul, çocuklar öksüz, yurtlar bakımsız kaldı. Herkes, gittikçe artan bir yokluk ve kıtlık içinde aç kaldı. En iyi telâkkiler çöktü.
Tarihte yüz sene, otuz sene, yedi sene sürmüş harpler var. Gene tarihte cihangirlik harpleri, din harpleri, milliyet harpleri var. Ne bunlarda ne bunlardan gayri tarihin kaydettiği bütün büyük harplerde insanlık bu harpte olduğu kadar ziyan görmedi. Güneş daha bukadar umumi ve acı bir felâket üzerine doğmadı.

Dünya harbinin insanlığa, maddî manevî sahada daha neye mal olduğu, gerçek olarak anlaşılamamıştır. Avrupanın bu harpte 60 milyon kişiyi silâh altına çağırmış olmasına göre bunun üçte birini kaybettiği kabul olunabilir [1] 20 milyon adam. Korkunç rakkam!

[1] Eskt İtalya başvekillerinden Nitti milletler cemiyetinin bir istatistikine göre insan zayiatını 9 milyon olarak kaydettikten sonra bunun yanlış olduğunu Avrupanın on milyon ölüsü ve bir okadar malûlü bulunduğunu söylüyor. La Paix 1924 1. 40 Tardieu aynı adı taşıyan kitabında seferberler miktarını 70 milyona çıkarıyor. «Büyük harpte Türk harbi» müellifi Larcher insan zayiatını 25 milyon olarak tahmin ediyor Nihat beyin tercümesi 1928 cilt 3- Sahifa 165.

 




Fondation-Institut kurde de Paris © 2024
BIBLIOTHEQUE
Informations pratiques
Informations légales
PROJET
Historique
Partenaires
LISTE
Thèmes
Auteurs
Éditeurs
Langues
Revues