La bibliothèque numérique kurde (BNK)
Retour au resultats
Imprimer cette page

Dehşetin kokusu, Kosova ile Kürdistan'daki hümaniter savaşlar


Auteur :
Éditeur : Avesta Date & Lieu : 2004-01-01, İstanbul
Préface : Pages : 176
Traduction : ISBN : 975-8637-73-8
Langue : TurcFormat : 130x215 mm
Code FIKP : Liv. Tr. 155Thème : Politique

Présentation
Table des Matières Introduction Identité PDF
Dehşetin kokusu, Kosova ile Kürdistan'daki hümaniter savaşlar

Dehşetin kokusu, Kosova ile Kürdistan'daki hümaniter savaşlar

Ülke, devlet, millet, ulus, dil kavramlarıyla sınırların çekildiği modern dünyadan postendüstriyel, postmodern, global yeni dünyaya doğru artık eski anlamlarını kaybettikleri söylenen sınırlar, modernliğin emaresi sayılan Holocaust'u bu sefer Kosova ve Kurt halkına soykırım ve etnik temizlik operasyonlarıyla tattırdı. Ve bu, kitapta tanımlanan "eski dünya düzeni"ndeki gibi fırınlarda, gaz odalarında gizlice yapılmadı; aksine her şeyi artık yerinde canlı olarak izlemekle sınır tanımayan "dünya"nın gözleri önünde on binlerce insan katledildi sınır bölgelerinde.

Doğu Avrupa ve Kürdistan'daki olayları yıllardır gözlemleyip haber yapan "Avrupalı" gazeteci Werner van Gent, olaylara çok başka bir mercekten bakıyor. Objektif olma kaygısı, onu sık sık karşılaştığımız muhafazakar - muhalif, sağcı - solcu gazetecilerden uzak bambaşka bir konuma sürüklüyor: İnsan olma bilinci; dayanağı insan hakları olan bir devletler hukuku, ınsanın yaşama hakkını en yüce hak olarak gören ve bunu tüm gücüyle savunan bir devletler topluluğu, Van Gent'in yorumlarında olmazsa olmazı temsil ediyor.

Saddam'ın Enfal operasyonlarının "başarısı" olan Koreme'deki kayıp mezarlardan Kaçanik'teki toplu mezarlara, Türkiye - Irak sınırındaki "karşılıklı" mülteci akınından Makedonya - Kosova sınırındaki mültecilere, Öcalan'in yakalanışının perde arkasından, 11 Eylülde ikiz kulelere yapılan saldırı ve sonrasında Afganistan'a yapılan müdahaleden nihayet Saddam'ın korku deliğinden çıkarılmasına kadar gelişen olayları kendine has üslubuyla gözler önüne seriyor:

"Öyle veya böyle bu kitap, sınırlarımızın öte tarafındaki olaylar pis kokmaya başlayınca sadece gelecekte oraya müdahale etmeme çağrısı olarak da okunmalıdır. Uluslararası politikanın yetkili ağızları, Yugoslavya olayında olduğu gibi Irak olayında tam vaktinde müdahale etseydi muhtemelen korkunç olaylar ve anlatılması imkansız mülteci sefaleti olmazdı ve bununla birlikte belki de Türkiye'deki Kürt çatışmasında Kürt ve Türk halkı bu kadar çok acı çekmezdi."

 


Amelia'ya

"Halkın daima bir ara yere sokuşup savaş alanını terkettiğinde kurmayların titiz hesaplamaları neye yarıyor? Sanki burada hiçbir komuta, hiçbir ikna etme ve akla yönelik hiçbir çağrı yararlı olmamış gibi görünüyor. Düşman uçakları yangın bombalarıyla şehrin üzerinde görünür görünmez, herkes önceden en ufak bir kaygı duymaksızın şehirden kaçtı ki bunun sayesinde askeri operasyonlar hassas bir şekilde bozguna uğradı. Aldırmadan kaçmaya başladı şehir sakinleri!"

Bertolt Brecht'in
"Mülteci diyalogları" (1940/41) ndaki mülteci Ziffel.

Giriş

Bir kaçağın notları


Resim bulanık - renkler onun ortaya çıkışından beri on yıllar sonra oldukça soldu ve dış çizgiler de artık pek keskin değil. Hata büyük bir adam görülebiliyor ve bacaksızın biri, muhtemelen beş yaşında. Kumlu bir manzaradaki patikada beton bir binanın.yanında duruyorlar. Sonra resim hareket etmeye başlıyor. Adam, gözle görülebilir bir şekilde bacaksıza bir şey açıklamaya çalışıyor.

Dikkatli dinliyor ve sonra birden bire bir ayağından diğer ayağına hopluyor. "O zaman burası Belçika mı?" diye sorduktan sonra diğer ayağını indirerek, "Ve işte burası da Hollanda mı?" diye sormaya devam ediyor. Adam, başını eğerek gürleyen dalgalara bakıyor. Oradan kuzey denizine doğru hayali bir hat çekilebilecek bu beton kama, 50'li yılların sonunda hâlâ nesnel olarak varolan Belçika - Hollanda sınırının en batıdaki somut göstergesiydi. "Ya ben şimdi Belçikalı ve şimdi de Hollandalı mıyım?" diye sağa sola hoplayan çocuk, babasını sinirlendirmeye devam ediyor.

Yanıt vereceğine her ikisinin bulunduğu patikanın, her ne kadar kazançlı vurgun ve zaman zaman "Jandarma" veya "Polis" ...




Fondation-Institut kurde de Paris © 2024
BIBLIOTHEQUE
Informations pratiques
Informations légales
PROJET
Historique
Partenaires
LISTE
Thèmes
Auteurs
Éditeurs
Langues
Revues