La bibliothèque numérique kurde (BNK)
Retour au resultats
Imprimer cette page

Özgürlük yolu, n° 23


Auteurs : | | |
Éditeur : Özgürlük Yolu Date & Lieu : 1977, İstanbul
Préface : Pages : 96
Traduction : ISBN :
Langue : Kurde, TurcFormat : 140x215 mm
Code FIKP : Liv. Tur. Kur. Ara Ozg. N°23 (Rev. 2)Thème : Politique

Présentation
Table des Matières Introduction Identité PDF
Özgürlük yolu, n° 23

Versions

Özgürlük yolu, n° 23

Faruk Aras,
Mustafa Kaya

Özgürlük yolu

Dergimizin çıkışından bu yana, baskılar, engellemeler eksik olmadı; ama biz, gençlerin sınıflarda, insanların sokak ortasında, hem de emniyet güçlerinin gözü önünde kurşunlandığı ve saldırganlara bir şey olmadığı; siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri üzerinde, bütün ölçüleri aşan bir baskı ve saldırı uygulamasının varolduğu bir ortamda; MC gibi burjuva yasalarının bile dışına düşmüş, hiç bir kural dinlemeyen, zor yöntemlerini, suç işlemeyi bir alışkanlık ve nitelik haline getirmiş bir iktidar döneminde bu baskıları da doğal karşıladık ve ikide bir okuyucuya iletmek gereğini duymadık.

Dergimiz Van’da, Diyarbakır'da ve başka yerlerde, yasalara aykırı bir şekilde toplatıldı. Taşrada birçok yere gönderilen paketlerimiz PTT tarafından gönderilen adreslere teslim edilmedi. Örneğin Erzurum’a giden tüm paketlerimiz gizli eller tarafından (elbette bunun sorumluları PTT görevlileridir) yok edildi. Bir çok yerde abonelerimize dergi ulaşmadı ve okurlarımız sürekli olarak bundan yakındılar; çoğu zaman adreslerine yeniden gönderdiklerimiz de aynı akibete uğradı. Bazı yerlerde, tüm ilerici, devrimci basına uygulanan eşkiyaca ...



DERGİMİZ VE YAYINLARIMIZ ÜZERİNDE ARTAN BASKILAR


Dergimizin çıkışından bu yana, baskılar, engellemeler eksik olmadı; ama biz, gençlerin sınıflarda, insanların sokak ortasında, hem de emniyet güçlerinin gözü önünde kurşunlandığı ve saldırganlara bir şey olmadığı; siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri üzerinde, bütün ölçüleri aşan bir baskı ve saldırı uygulamasının varolduğu bir ortamda; MC gibi burjuva yasalarının bile dışına düşmüş, hiç bir kural dinlemeyen, zor yöntemlerini, suç işlemeyi bir alışkanlık ve nitelik haline getirmiş bir iktidar döneminde bu baskıları da doğal karşıladık ve ikide bir okuyucuya iletmek gereğini duymadık.

Dergimiz Van’da, Diyarbakır'da ve başka yerlerde, yasalara aykırı bir şekilde toplatıldı. Taşrada birçok yere gönderilen paketlerimiz PTT tarafından gönderilen adreslere teslim edilmedi. Örneğin Erzurum’a giden tüm paketlerimiz gizli eller tarafından (elbette bunun sorumluları PTT görevlileridir) yok edildi. Bir çok yerde abonelerimize dergi ulaşmadı ve okurlarımız sürekli olarak bundan yakındılar; çoğu zaman adreslerine yeniden gönderdiklerimiz de aynı akibete uğradı. Bazı yerlerde, tüm ilerici, devrimci basına uygulanan eşkiyaca tutum dergimize ve yayınlarımıza da uygulandı. Örneğin Elazığ’da, komando denen beslemelerin ikide bir kitabevlerini basmaları, kitapları sokaklara döküp yakmaları bir yana, bu tür zorbalıkları önlemeyen, yani görevlerini suistimal eden, suç işleyen bir takım «görevliler», bizzat kendileri de, hemen her gün kitapçıları dolaşmakta, hakkında hiç bir toplama kararı bulunmayan sol dergi ve kitapları toplayıp götürmektedirler. Kendilerine yaptıkları işin kanunsuz olduğu, suç olduğu hatırlatıldığında ise, «Burası Elazığ'dır, burada yasalar işlemez, biz bildiğimiz gibi yaparız» demektedirler. Yani bu işi, bizzat, polis üniforması giydirilmiş birtakım kişler yapmaktadır.

Son aylarda ise baskılar daha da yoğunlaştı. «Kürtler» adlı kitabımız Diyarbakır ve Tatvan Sulh Ceza hâkimliklerince toplatıldı. Yapılan itiraz üzerine Diyarbakır Asliye Ceza Mahkemesi, kitabın basıldığı yerin İstanbul olduğu, hakkında, suç taşıdığına dair bir bilirkişi raporu da bulunmadığını belirterek toplama kararını kaldırdı. Tatvan Asliye Ceza Mahkemesi ise, çok da ileri ve demokratik bir karar vererek, kitabın bilimsel bir eser olduğunu, herhangi bir suç unsuru taşımadığını belirtti ve o da toplama kararını kaldırdı. İstanbul'da ise polis kitabın basıldığı, ciltlendiği matbaalara baskı yaptı ve onları tehdit etti.

Dergimizin 18, 19, 20 sayıları hakkında savcılıkça soruşturma açıldı ve sorumlu müdür arkadaşımızın ifadesi alındı. Dergimizin Mart sayısı ise, kargo yoluyla Diyarbakır’a ulaştığı gün, Diyarbakır büromuzun eline geçmeden polisçe el konuldu (bin adet) ve aynı anda mahkemece toplama kararı verildi. Polis Ankara büromuzu iki kez 22 ve 23 Mart tarihlerinde aradı, birkısım kitap ve dergilerimizi ve posta ile yurt içinden ve yurt dışından gelen yayınları toplayıp götürdü. Ağrı'da dergimizi satan bir arkadaş gözaltına alınarak kendisine işkence yapıldı.

Görüldüğü gibi, bütün yasa dışı tutumuna rağmen Dergimizi kapatma olanağına sahip olmayan MC iktidarı, bu tür baskılarla yayınımızı engellemeye, imkânsız hale getirmeye çalışmaktadır. Ama bu çabalar boşunadır. Şovenler ve gericiler mücadelemizi engelleyemezler. Onların, üç-beş aydını tutuklamakla, bazı kitapları toplayıp bazı yayınları susturmakla kitleleri sindirdikleri, kendilerini sükûnete kavuşturdukları dönemler artık geçmiştir. Devrimci ve demokratik mücadelemiz yığınlara mal olmuştur artık. Onlar, yığınların yükselen mücadelesi karşısında boşuna çırpınmaktadırlar.

MC iktidarının çöküp gitmesi çok sürmeyecektir. Bay Demirel ve ortaklarının iktidarda kalmak için baş vurdukları bu yöntemler sökmeyecektir. Bu iktidara güvenenler, faşist ve gerici çevrelerce beslenenler de durumlarına fazla güvenmesinler. Türkiye'de emekçi halkın zorbalardan hesap soracağı günler uzak değildir ve o zaman her şeyin dökümü yapıldığı gibi, basına karşı işlenen suçların, engellemelerin de hesabı sorulacaktır. Hiç bir suçlu, arada kaynayıp gideceğini, paçayı kurtaracağını ümid etmesin.

.....




Fondation-Institut kurde de Paris © 2024
BIBLIOTHEQUE
Informations pratiques
Informations légales
PROJET
Historique
Partenaires
LISTE
Thèmes
Auteurs
Éditeurs
Langues
Revues