Versions- Özgürlük yolu, n° 15-16 [Ankara, 1976]
- Özgürlük yolu, n° 17 [Ankara, 1976]
- Özgürlük yolu, n° 18 [İstanbul, 1976]
- Özgürlük yolu, n° 19 [İstanbul, 1976]
- Özgürlük yolu, n° 20 [İstanbul, 1977]
- Özgürlük yolu, n° 21 - 22 [İstanbul, 1977]
- Özgürlük yolu, n° 23 [İstanbul, 1977]
- Özgürlük yolu, n° 24 [İstanbul, 1977]
- Özgürlük yolu, n° 25 [İstanbul, 1977]
- Özgürlük yolu, n° 26 [İstanbul, 1977]
- Özgürlük yolu, n° 27 [İstanbul, 1977]
- Özgürlük yolu, n° 28 [İstanbul, 1977]
- Özgürlük yolu, n° 29 [İstanbul, 1977]
- Özgürlük yolu, n° 30 [İstanbul, 1977]
- Özgürlük yolu, n° 31 - 32 [İstanbul, 1978]
- Özgürlük yolu, n° 33 - 34 [İstanbul, 1978]
- Özgürlük yolu, n° 35 [İstanbul, 1978]
- Özgürlük yolu, n° 36 [İstanbul, 1978 ]
- Özgürlük yolu, n° 37 - 38 [İstanbul, 1978]
Özgürlük yolu, n° 27
Faruk Aras Mustafa Kaya
Özgürlük yolu
Ülkemizde, soldaki dağınıklığı gidermek, devrimci ve demokratik güçbirliğini oluşturmak ilerici güçlerin önünde duran önemli bir sorundur. Bu konuda sorumluluk duyan herkese görev düşer. Ancak bu hedefe ulaşmak, tartışmanın, diyalog kurmanın, kitleler arasında çalışmanın yanı sıra, zamana bağlı. Diğer yandan, uzun bir süreden beri, devrimci ve demokratik güçler, sol çizgiler arasında öylesine yöntemlere başvuruluyor ki, bu, diyalog ve tartışma ortamını yok ediyor, dayanışmaya ve güçbirliğine bile olanak tanımıyor. Bu, sözde etkinlik kurabilmek için diğer örgütlere, gruplara karşı zora baş vurma yöntemidir.
Devrimciler arasında zora başvurmayı «devrimci şiddet» diye niye niteleyip haklı göstermeye çalışan bu sakat tavrın örneklerine daha 12 Mart öncesinde rastlanır. Bu tür saldırılar, o dönemde özellikle Türkiye İşçi Partisi'nin kongrelerine karşı yapıldı ve TİP genel merkezinin basılıp yöneticilerin dövülmesine kadar vardırıldı. Şimdi de, çeşitli ... |